KIBRIS MÜZAKERELERiVE YUNANİSTAN
Yazar Ata Atun
Yunanistan’ın yeni BasbakaniPASOK lideri Yorgo Papandreu Annan Planidöneminde Papadopulos’a KıbrısliRumların “Evet” demesi yönünde baskiyapmıstiama Papadopulos son dakika manevrasiile bu baskıyisavusturmus ve oyların “Hayır” çıkmasınisaglamıstı.
simdi tesadüfe bakın tam da müzakerelerin olasisonuçlanmasının arifesinde gene Basbakan oldu Papandreu.
Yunanistan’ın müzakereler konusunda tavır degistireceginden veya en azından tavır degistirmis gözükeceginden eminim. Bayan Dora artık Dıs İsleri bakanidegil ve büyük bir olasılıkla Karamanlis’in istifasiile Yeni Demokrasi Partisi’nin (NDP) basına geçecek.
Karamanlis hükümeti Kıbrıs sorununda pasif kalma ve Rum tarafınidestekleme politikasigütmüstü. Bu nedenle de Yunanistan Karamanis’in basbakanlıgidöneminde adeta çözüm sürecinde pasif kalmayitercih etmis ve herhangi yapıcibir katkikoymamıstı. Karamalis’in aksine Yorgo Papandreu basbakanlıgidöneminde o yılların Türkiye Dısisleri Bakaniİsmail Cem ile birlikte Türk-Yunan iliskilerine çok önemli katkılar yapmıs birlikte sirtaki bile oynamıslardı.
Türkiye ile Yunanistan arasındaki tüm bu sıcak iliskilere ragmen dönemin Kıbrıs Rum liderligi Kıbrıs’a bunu yansıtmamayitercih etmislerdi. Halen de aynimantık devam ediyor.
Kıbrıs sorununa çözüm bulmak amacıyla sürdürülen müzakerelerin ikinci turunda liderler bugün ve yarın bir araya gelecekler. Gündem “Yürütme” ve bnu konudaki öneriler olacak.
CumhurbaskaniM. A. Talat bugünkü görüsmede Kıbrıs Rum tarafının müzakere sürecini yıpratma faaliyetlerini de gündeme getirebilir.
Rum Ulusal Konseyi’nin Eylül’ün 14 15 ve 16’sından yaptıgitoplantıda aldıgikararlar ki bu kararlar Kıbrıs adasının sadece bir Helen adasiolmasiyolunda Makarios döneminde çizilmis yolun bir tekrarından baska bir sey degildi Rum lider Hristofyas’ın BM Genel Kurulu’ndaki konusmasive Güney Kıbrıs’ta BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel DanısmaniAlexander Downer ve ekibiyle ilgili sürdürülen karalama kampanyasiTalat tarafından masaya bu gün konabilir.
Talat ve Hristofyas arasındaki son görüsmeden günümüze özellikle Eylül ayının ortasındaki Kıbrıs Rum Ulusal Konsey toplantılarından sonra Kıbrıs Rum tarafının uluslararasiplatformlarda Türkiye aleyhinde sürdürdügü kampanyalar bayagihız kazandı.
Hristofyas’ın BM Genel Kurulu kürsüsünden yaptıgikonusmada daha önce CumhurbaskaniMehmet Ali Talat’la mutabık kaldıgiçözüm ilkelerine ters düsen söylemleri yapmasigelecekte nelerin olacagının bir çesit habercisi de.
Bu davranıslariile Rum tarafının Kıbrıs sorununa görüsmeler yoluyla çözüm aramak yerine görüsme sürecinin itibarınizayıflattıgive sürece zarar verdigi de bir gerçek.
Gidisat pek parlak degil.
Rumlar enselerinde Türkiye’nin nefesini duymalarive AB’nin artık Rumlaripek de ciddiye almadıgigerçegi Rumlariiyice hırçınlastıracak ve ikinci tur biraz daha kalp kırıcigeçecek.
Restlesmeleri ve masaya oturmayireddetmeleri bir olasılıkla da önümüzdeki aylarda yasayacagız.
Bozusmanın ve müzakerelerin çıkmaza gireceginin tam tam seslerini duyar gibiyim.