Intel, yeni Ar-Ge Merkezi ile Türkiye’nin geleceğine yatırım yapıyor

Intel Türkiye, bilim kurgu olduğu düşünülen teknolojileri Türkiye’de gerçeğe çevirmek üzere önemli bir yatırıma imza attı. Konu hakkındaki basın bültenini aşağıdan okuyabilirsiniz.

“Intel, yeni Ar-Ge Merkezi ile Türkiye’nin geleceğine yatırım yapıyor

Intel, Türkiye’deki yüksek teknoloji yatırımları kapsamında ilk Ar-Ge Merkezi’ni İTÜ Arı Teknokent’te hizmete açtı. Ar-Ge Merkezi, Türkiye, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi’nin önde gelen araştırma merkezlerinden biri olacak. Ülkemize yüksek teknoloji tasarımına yeni bir yaklaşım getiren merkez, Türkiye’nin ilk “kreatif Ar-Ge merkezi” olma özelliğini taşıyor. Dünya üzerindeki 7 milyar insanın 7 milyar farklı beklentisini karşılayacak ürünler sunma amacıyla hareket eden Intel, bu girişimiyle Türkiye’de ilk defa “Kullanıcı deneyimi odaklı Ar-Ge” faaliyetlerinin gerçekleştirilmesini sağlayacak.

Günümüzde ülkelerin ekonomik kalkınmasında Ar-Ge faaliyetlerinin büyük önemi olduğunu hatırlatan Intel Türkiye Genel Müdürü Burak Aydın, yeni açılan Ar-Ge Merkezi ile hedeflerinin Türkiye’nin dünyada önemli bir teknoloji üssüne dönüşmesine katkıda bulunmak olduğunu vurguladı. Aydın, “Intel, yeni Ar-Ge Merkezi ile yüksek teknoloji geliştirme alanında global deneyim ve birikimini Türk ekosistemi ile paylaşmayı, Türkiye’den dünyaya teknoloji transferinin artmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor. Intel Türkiye Ar-Ge Merkezi yenilikçi açık Ar-Ge modeli ile sektördeki iş ortakları, üniversiteler, kamu kurum ve kuruluşlarıyla ortak Ar-Ge çalışmalarını hayata geçirecek. Merkezde sosyal bilimciler, tasarımcılar, uygulama geliştiriciler gibi farklı disiplinlerden uzmanlar bir arada çalışacak, kullanıcı deneyimi odaklı projeler gerçekleştirecekler. Türkiye’nin kendi fikrî mülkiyet projelerini yaratmasına ve ülkemizin patent sayısın artırılmasına katkıda bulunmak, AB fonlarından daha fazla yararlanabilmesini sağlamak öncelikli hedefler arasında” şeklinde konuştu.

intel-yeni-ar-ge-merkezi-ile-turkiye-nin-gelecegine-yatirim-yapiyor
Intel Ar-Ge Merkezi ile Nesnelerin İnterneti’nde Türkiye önemli sıçrama yapacak

Intel Ar-Ge Merkezi’nin önemli odak noktalarından biri, “Nesnelerin İnterneti” olacak. Intel Labs Avrupa’nın yürüttüğü “Nesnelerin İnterneti Laboratuvarı” projesinin önemli bir ayağını oluşturan merkez, Türkiye’de bu alanda teknolojilerin üretilmesine ciddi bir ivme kazandıracak. Giyilebilir Teknolojileri hedefleyen Galileo ve Edison platformları üzerinde geliştirmeler yapan Intel Ar-Ge Merkezi, bu kapsamda ilk etapta 32 üniversite ve 1000’in üzerinde geliştirme platformuyla çalışmalar başlatacak ve bu çalışmaları hızla liselere de genişletecek. Aynı zamanda eğitim teknolojileri alanına odaklanan dünyadaki tek Intel laboratuvarı olan Intel Ar-Ge Merkezi, insan hareketlerini algılayan ve kullanıcıyla daha doğal iletişim kurmaya olanak tanıyan “Intel RealSense™ teknolojisi”ne dayanan geleceğin öğrenme ortamı (Adaptive Learning Environment) projesi üzerinde de çalışmalar sürdürecek. Bunun yanı sıra, Fatih Projesi’nin Ar-Ge yatırım ihtiyaçları için de öncü niteliği taşıyan merkezde, proje kapsamında silikon tasarımına dokunan ve Türkiye’de fikrî mülkiyet hakkı geliştirilmesine yönelik eğitimde yüksek teknoloji Ar-Ge çalışmaları da yapılması planlanıyor.

Intel Türkiye Ar-Ge Merkezi’nin, 5 yıl içinde iş ortakları ile başarılı projeler gerçekleştirerek 40 Milyon Amerikan Doları değerinde yatırıma ulaşması hedefleniyor. Intel Labs Avrupa Başkan Yardımcısı Brian Quinn, “Teknolojik inovasyon ülkeler için önemli bir rekabet avantajı sağlıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde 1945 yılından bu yana ülke büyümesinin yüzde 75’i teknolojik inovasyondan geliyor. Son dönemde, dünyanın en büyük teknoloji şirketlerinin ekosistem ile hareket ettiği ve açık inovasyona yöneldiği önemli bir gerçek. Türkiye Ar-Ge Merkezi’nde de açık inovasyon modelini benimseyerek yerel ekosistemi desteklemeyi, Türkiye’den global oyuncular çıkmasına yardımcı olmayı amaçlıyoruz. Türkiye genç nüfusu, yetenekli mühendisleri ve yaratıcı iş ortakları ile çok önemli bir ülke. Türkiye uzun zamandır Intel’in Orta Doğu, Türkiye ve Afrika Bölgesi’nin merkezi durumunda iken, bugünden itibaren bölge için önemli bir açık Ar-Ge Merkezi konumuna da geldi” diye konuştu.”

Avea da teknolojide kendini gösteriyor

Avea da kendini Ar-Ge çalışmalarına verdi, oda Google Glass gibi kendini geliştirme peşine düştü .
Gelişmiş teknolojileri operatör olarak yakalaması gerektiği için giyilebilir teknoloji için daha iyi çalışmalar için çalışmalar yapıyor.
Üç seneden beri MIT (Massachusetts Teknoloji Enstitüsü) ile işbirliği içinde farklı projeleri hayata geçirip daha iyisini sunmaya hazırlanıyor.
Telefonlarında E- postalarına bakan ve onunla video çekme imkanı veren optik bilgisayar Google Glass ‘ın uygulamalarını dahada geliştirdi.
Avvea 2017 ye kadarda yirmi milyar dolar kazanç beklentisi olduğu ve haber7 deki haberden CEO’su Erkan Akdemir konuşmasının bir bölümü şöyle; “Bizim için uygulamaların boyutu, popülaritesi, kazancı önceliklendirdiğimiz konular arasında değil” diyerek MIT işbirliği kapsamında açıklamalarına ise şöyle devam etti:
“Biz geleceğe ve gelişime odaklandık. Son günlerde de giyilebilir teknolojiler üzerinde çalışıyoruz. Giyilebilir teknoloji pazarı yeni yeni gelişmesine karşın, büyük bir potansiyel ve umut vaat ediyor. Giyilebilir teknolojilerin, yakın gelecekte şu anda kullandığımız farklı cihazların yapamadığı şeyleri yapacağı düşünülüyor” diye açıkladı.Ve devamla şöyle söyledi “Google Glass ile mobil olmanın içeriği ve tanımı yeniden şekillenecek; günlük yaşantımız ve iş yapış biçimlerimiz de buna göre değişecek. Biz de bu yeni pazara sağlam adımlarla giriyoruz.
Araştırma şirketi Gartner’a göre, giyilebilir cihazlar önümüzdeki yıllarda hayatımıza daha fazla dahil olacak. IMS araştırması, 2011’de 14 milyon olan giyilebilir cihaz satışının 2016’da 170 milyonu bulacağını öngörüyor. Yani, 5 yılda 12 kat artış söz konusu. 2018’de ise 485 milyon cihaz satılacağı öngörülüyor. Bu da 7 yılda tam 34 kat artış demek. Bu etkileyici bir hız. Giyilebilir uygulama pazarında önemli bir yer tutan giyilebilir cihazların özellikle sağlık ve “fitness” alanında çok çarpıcı uygulamalar geliştireceğine inanıyoruz. 2017’ye kadar bu yeni cihazlardan 20 milyar dolar gelir elde edilmesi öngörülüyor. Biz de MIT ile değer yaratmak için geleceğe yönelik uygulamalar geliştirdik ve bu alandaki çalışmalarımızı da sürdüreceğiz.”
Bu teknoloji ile ordunun ,acil servislerin,sağlık sektörü ve güvenlik hizmetlerinin ve birçok hizmet için takibinde ve doktorların uzaktan ameliyat yaparken kendi aralarına konuşup fikirleşecekler yada herhangi bir uzman işi esnasında dünyanın herhangi bir yerinde o işi beraber yapabilecek ve seyahat etmesi gerekmeden işlerini halledebilecekler.
Avea nın bu atağı ve çalışmaları sonucunda telefon yeni boyut kazanacak buda ilerleyen zamanda ki devlete gelir olarak artarak gelecek .

Galaxy S5 Active gözüktü

Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da amiral gemisinin “Active” modunu satışa çıkarmaya hazırlanan Samsung’un Galaxy S5 Active modeli sızdırıldı.

Yine @evleaks imzası taşıyan sızıntı, AT&T versiyonlu Galaxy S5′i gösteriyor ve oldukça dayanıklı gözüken bir kasası olduğunu belli ediyor.

Donanım özellikleri olarak Snadpragon 801 işlemci, 2 GB RAM ve 16MP’lik kameraya sahip olması tahmin edilen Galaxy S5 Active’in resmi duyurusu büyük ihtimalle yakın zamanda yapılacak.

galaxy-s5-active-gozuktu

Kendini yenileyebilen polimerler keşfedildi

IBM araştırma bölümündeki bilim ekibi uzay-havacılık, taşımacılık ve mikroelektronik alanında kullanılabilen çok dayanıklı yeni polimer üretmeyi başardı.

IBM firmasından Dr.Jeanette Garcia 20 yılın sonunda ilk yeni polimer i yanlışlık ile üretildiğini açıkladı.

Klasik polimer yapmaya çalışırken malzemesi bittiğinde, yeni malzeme almaya gittiğinde, dönüşünde makinenin içindeki polimerin çok sertleştiğini görünce makineyi kırarak çıkarmak zorunda kaldılar.

Yeni keşfini yanlışlık ile ortaya çıkaran Dr. Garcia, dünyanın en güçlü polimer malzemeyi ortaya çıkardıklarını açıkladı.

Üretilen bu polimer malzemenin (kendi kendini iyileştirme) yeteneğine sahip.

IBM’in yeni malzemelere yönelik buluşları ise  konu ile ilgili akademik çevrelere, malzeme üreticilerine ve keşfe dayalı araştırma ve uygulama geliştirme adına yeni bir fırsat sunuyor.

Keşfedilen iki malzeme sınıfı, doldurulmuş bileşik malzemeler için reçine olarak kullanılabilecek.

Bir çatlak oluştuğunda kendi kendini iyileştirme yeteneğine ve sağlamlık gibi de ayırt edici özellikler içeriyor.

kendini-yenileyebilen-polimerler-kesfedildi

Apple’ın Beats satın alımı rafa kalktı

Geçtiğimiz günlerde teknoloji dünyasında ses getiren Apple’ın Beats Audio’yu satın alma girişimini sizlerle paylaşmıştık.

Normal şartlarda bu hafta içerisinde sonuçlandırılması beklenen anlaşma, gelen bilgilere göre şimdilik rafa kaldırıldı.

Bu kararın en büyük sebebi Apple’ın satın alım sonrası Dr.Dre ve Jimmy Iovine’ın şirketin içerisinde hangi pozisyonda konumlandıracağını kestireremesi ve resmi duyuru öncesi Dr.Dre’nin yayınladığı kutlama videosu.

Hatırlarsanız satın alımın ortaya çıktığı gün Dr.Dre’nin kendisine “İlk milyarder hip-hopçu” dediği bir video internete düşmüştü.

Bu video sonrasıda geri çekilme kararı alan Apple’ın anlaşmayı sonlandırıp sonlandırmayacağı şimdilik bilinmiyor.
apple-in-beats-satin-alimi-rafa-kalkti

Ktunnel yasakli sitelere giris yolu

ktunnel-yasaklı-sitelere-giriş

Kullanıcıların tamamına yakını Türk internet kullanıcılarıdır. Türkiyede yasaklar oldukça bu tür sitelerin çoğalması içten bile değil.

ALTERNATİF GİRİŞ YOLLARINIDA İNCELEYEBİLİRSİNİZ

Ktunnel‘in  isminin geldiği yeri araştıralım. Tunnel kelimesi ingilizce olup, türkçemizde tünel anlamına gelmektedir. Bir şekilde proxy sitesi çağrıştırımı yapmaya başladı biIe. K harfinin bir özelliği yok, çünkü tünel siteleri hemen hemen her harften var.

Ktunnel  Proxy sitesi olarak hizmet vermektedir.
Birçok Tunnel Proxy sitelerinden birisidir.

Örnek: 1

Mahkeme kararı ile her gün yeni bir siteler kapatılıyor. Kapatılan sitelerin çoğu zararlı olmakla birlikte, işimize yarayan bazı sitelerinde kapatılması maalesef insanı rahatsız ediyor.

Ama bazı durumlarda bazı siteler neden kapatıldığından haberi bile olmuyor, tabi bu dediğim olay büyük siteler için değilde normal siteler telif hakları vs durumlar için kapatılan sitelerdir.

Youtube kapatılıyor, Google kapatılıyor, “beni de kapat” şeklinde tepkiler sosyal medyada sürekli yükseliyor.

Peki yasaklı olan, yasaklanmış olan sitelere girme imkanımız yok mu? Var tabiki .

Aşağıda sizlere yasaklı sitelere nasıl gireceğinizi resimli olarak anlatmaya çalışacağım.

Çoğu yasaklı siteye bu sayede girmeniz çok kolay hale gelecek.

Gelelim yasaklı sitelere girmenin yollarına:

DNS ayarlarınızı değiştirerek yasaklı sitelere nasıl gireceğinizi resimli olarak anlatmaya çalışacağım.

Not: Yapacağınız ayarlar bilgisayarınıza ve internet bağlantınız’a asla zarar vermez.

Adım 2:
Yasaklı Sitelere Giriş (Resimli Anlatım)Başlat > Ayarlar > Ağ Bağlantıları’na giriyoruz.

2. Adım: Yasaklı Sitelere Giriş (Resimli Anlatım)Burada sizin “Yerel Ağ Bağlantısı” simgeniz var.

Bu simgeye sağ tıklayın ve “Özellikler”e giriyoruz.

 

…………………………………………………………………………………………………………………………………………………….

Adım 3: Yasaklı Sitelere Giriş (Resimli Anlatım)

Açılan özellikler penceresi “İnternet İletişim Kuralları (TCP/İP)” buna çift tıklayarak giriyoruz.

 

—————————————————————————————————————————————–

Adım 4: Yasaklı Sitelere Giriş (Resimli Anlatım)

DNS ayarlarınızı resimde gördüğünüz gibi ayarlayın ve internet sitelerinde yasak  kalmıyor.

 

—————————————————————————————————————————–
“Aşağıdaki DNS sunucu adreslerini kullan” seçeneğini işaretleyerek şunları yazıyoruz:“Yeğlenen DNS sunucusu” karşısına: 208.67.222.222

“Diğer DNS sunucusu” karşısına da: 208.67.220.220 yazıyoruz.Ardından “Tamam” butonuna basarak ayarIarımızı kaydediyoruz. Artık internet tarayıcınızı yeniden başlatarak yasaklı sitelere girebilirsiniz.

Bu makale tamamen bilgilendirme amaçlıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

208.67.222.222 ve 208.67.220.220 dışında aşağıdaki DNS adreslerini de kullanabilirsiniz: 4.2.2.1 ve 4.2.2.2
4.2.2.2 ve 4.2.2.3
4.2.2.4 ve 4.2.2.5 Google Public DNS Adresleri
8.8.8.8

156.154.71.1 Comodo DNS Adresleri
156.154.70.22
156.154.71.22

8.8.4.4 Norton DNS Adresleri
198.153.192.1
198.153.194.1 Dns advantage DNS Adresleri
156.154.70.1

 

Ama bunlar ile uğraşamam diyorsanız alternatif olarak  yasaksiteleregiris.org sitemizden direk gireceğiniz linki yazarak girebilirsiniz.

Yukardaki linkten giremedi iseniz  www.dtunnel.net  burdan girmeniz gerekir

Depremden dolayı tüm telefonlar kilitlendi

Marmara ,Ege,ve Akdenizde de meydana gelen deprem ‘ merkez üssü olarak Ege denizi olduğu 6.3 büyüklüğündeki deprem yüzünden dolayı ,insanlar korkuya kapılıp cep telefonlarına yüklenince telefon hatları kilitlendi .

BTK ( Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumubaşkanı)Tayfun Acer açıklamasında “Böyle durumlarda herkes telefon etmeye çalışıyor ve kapasitenin çok üzerine çıkılıyor. Bunu normal karşılıyorum. Aldığım bilgilere göre şu anda bütün iletişim operatörleri teyakkuza geçtiler. Tahminlerime göre 15 ile 30 dakika arasında iletişim normale dönecek” diye söyledi.
deprem-
Deprem 12:26 da salladı ve Bolu ve Edirne ,İstanbul,İzmir, Çanakkale ,Eskişehir bir çok yerden hissedildi . Türkiye’de 12:53 ‘ten sonra hatlarda ve internette erişim ve şebeke sorunu olumsuz etkilendi.
Deprem de henüz yaralı ve ölü olup olmadığı kesin bir bilgi yok ama insanlar çok korkuya kapıldığı için telefon ve internete yönelince yoğunluk tan kilitlenmeler ve erişim sorunu olduğu açıklandı .

Samsung, Oculus Rift’e rakip üretiyor

Teknoloji devi Samsung, günümüzün hemen her alanda bir şeyler yapabilecek durumda olan az sayıda firmadan biri.

Samsung, monitörler, televizyonlar, fotoğraf makineleri, akıllı telefonlar, tabletler gibi ürünlerle ilerlediği yolunda giyilebilir teknolojilere de atım attı. Anlaşılan o ki Samsung, bize adını sıkça duyurmaya devam edecek.

Dünyaca ünlü teknoloji firması bu sefer de sanal gerçeklik gözlüğü üzerinde çalışıyor. Facebook ve Sony’e rakip olmayı planlayan Samsung, bu alanda da adını duyuracağı benziyor.

Samsung’un sanal gerçeklik gözlüğünde OLED ekran kullanılması planlanıyor.

Prototipinin geliştirildiği söylenen sanal gerçeklik gözlüğünün tamamen farklı bir yapıda olsa da Google Glass benzeri özelliklere sahip olacağı söyleniyor.

Samsung’un akıllı cihazlarıyla uyumlu çalışacak gözlük hakkında henüz çok fazla bilgi bulunmuyor.

samsung-oculus-rift-e-rakip-uretiyor

Samsung, akıllı telefon olmadan çalışan akıllı saat geliştiriyor

Samsung, akıllı telefona ihtiyaç duymadan çalışabilen bir akıllı saat üzerinde çalıştıklarını açıkladı.

Wall Street Journal’a konuşan Güney Koreli teknoloji üreticisi yetkilileri, geliştirdikleri akıllı saatle, telefondaki gibi doğrudan arama yapılıp, konuşulabileceğini açıkladı.

Pazardaki akıllı saatlerin, genellikle telefon çağrılarını almada, mesaj göndermede ve e-postaları kontrol etme gibi özelliklerde akıllı telefonlara ihtiyaç duydukları belirtilen açıklamada, Samsung’un geliştirdiği akıllı saatin, akıllı telefona ihtiyacı olmayacağı belirtildi.

Tizen işletim sistemi ile çalışacak olan saat-telefon hakkında henüz detaylı bilgi verilmedi. Samsung’un yeni saat-telefonunun, haziran – temmuz ayları gibi duyurulması bekleniyor.

SD kartı nedir ne işe yarar

SD kart nedir, özellikleri nelerdir

Bu gün size SD kart’ın ne olduğunu ve ne işe yaradığını sizlere açıklamaya çalışacağım, umarım yararlı bir yazı olacağını düşünüyorum.

Sizde  yazımız hakkında görüş belirtmek isterseniz yorum bölümü’nü kullanabilirsiniz.

Cep telefonlarından dijital fotoğraf makinelere günümüzde kullanılan birçok teknolojik cihazda veri depolamak için kullanılan SD kartlar, dünya genelinde bir hafıza kartı standardı haline gelmiştir.

Güvenli sayısal hafıza kartı(secure dijital memory card) olarak da bilinen SD kartlar, daha eski bir standart olan MMC teknolojisinin geliştirilmesi ile ortaya çıkmıştır.

Sandisk isimli firmanın çalışmaları sonucunda geliştirilen SD kart hem firmanın dünya genelinde tanınmasını hem de bu yeni nesil hafıza kartlarının bir standart olarak kabul görmesini sağladı. 32 x 24 x 2 milimetre boyutlarında olan SD kartlar, bu standart boyutlarıyla dijital veri depolama ihtiyacı olan tüm cihazlarda rahatlıkla kullanılabilir.

SD 1.1 olarak tanımlanan standart doğrultusunda hafıza kartlarına FAT16 dosya komut sisteminde 8 MB ile 2 GB arasında değişen oranlarda dijital veri depolamak mümkündür. İlk nesil SD kartlar dönemin ihtiyaçlarına göre yüksek bir işlevsellik sunsa da, gelişen teknoloji nedeniyle kısa süre içinde SD 1.1 standardının geliştirilmesi gerekti.

Bu doğrultuda yapılan çalışmalar sonucunda ortaya çıkan SD 2.0 standardı, daha yüksek veri depolama imkanı sunmuştur. SDHC olarak da bilinen bu yeni nesil hafıza kartları önce standart olan SD 1.1 ile kıyaslandığında, 32 GB’a kadar çıkan dijital veri depolama imkanı sunmuş ve böylece çok daha geniş içerikli bir kullanım imkanı sağlamıştır..

Kartların içindeki verilerin çeşitli yazılımlar tarafından ya da kullanıcının bilgisizliğinden dolayı kaybolmaması için SD 2.0 standardında ayrıca fiziksel bir kilit sistemi de kullanılmıştır.

Yazılım koruma tırnağı olarak da bilinen bu fiziksel kilit sisteminin kapatılması ile SD kart’ın kullanımı esnasında içeriğin değiştirilmemesi sağlanmıştır.

Teknolojik gelişmeler doğrultusunda boyutları daha da küçülen yeni nesil cihazlara uyum sağlaması için SD kartların boyutları küçültülmüş ve MiniSD kartlar geliştirilmiştir.

Ortalama SD kart boyutlarının yarısına sahip olan MiniSD standartı ayrıca eski nesil yuvalara da uymaktadır. Standart SD kart yuvasına kolayca yerleştirilebilen MiniSD hafıza kartları hafıza kartı kullanılan tüm cihazlara kolayca takılabilir.

SD kart teknolojilerinin gelişen cihazlara uyum sağlamak için sürekli küçülmesine rağmen yine de dijital veri depolama ihtiyacı duyulan cihazların da sürekli küçülmesi, ortaya MikroSD kartların çıkmasına neden olmuştur.

MiniSD kartlardan da daha küçük olan MikroSD hafıza kartları; 11 x 15 x 1 milimetre boyutlarına sahiptir. SD kart standardından biraz daha farklı bir hıza sahip olan MikroSD kartlar, bilgisayarlardaki CD-ROM sürücülerinde olduğu gibi “X” harfi ile tanımlanır.

MikroSD kartların hızını tanımlamak için kullanılan her X değeri, saniyede 150 Kb veri transferini ifade etmektedir…