‘Maske’ hükümetleri hedefliyor

Bilgisayar ve İnternet güvenliği uzmanları, hükümetleri, finans şirketlerini ve aktivistleri hedef alan gelişmiş bir bilgisayar virüsü keşfettiklerini açıkladı.

Kaspersky Labs adlı şirket tarafından ortaya çıkarılan “Maske” adlı virüsün, yedi yıldır çeşitli kurum ve kuruluşları hedef aldığı tahmin ediliyor.

Kapsamlı bir araştırma yapan uzmanlar, “Maske”nin yazılımının bugüne dek gördükleri “en gelişmiş tehditlerden birini” oluşturduğunu bildirdi.

“Maske”nin internet faaliyetleri, geçen hafta varlığının ifşa edilmesiyle durdu.

Kaspersky uzmanları, virüsün şimdiye dek 31 ülkede, 380’i aşkın organizasyon ve şirketi hedef aldığını ancak ne tür bir amacı olduğundan emin olmadıklarını söylüyor.

Buna göre virüs, bilgisayarlara sızarken bir dizi teknik kullanıyor; ayrıca Windows, Apple iOS, Linux gibi her tür işletim sistemine bulaşacak özellikte tasarlanmış.

Kaspersky virüsün Android ya da Apple akıllı telefonlara saldırabilecek türlerinin de olduğundan şüphelendiklerini vurguladı.

‘Virüs belli bir ülkeden kaynaklanıyor’

Yazılım virüsü adını İspanyolca Careto (maske) kelimesinin, temel kodunda düzenli olarak belirmesinden alıyor.

Kodda yer alan kimi ipuçları da virüsün İspanyolca konuşulan bir ülkeden kaynaklandığına işaret ediyor.

Kaspersky şirketi “Maske”nin hangi ülkede yaratıldığına dair şüpheleri üzerine spekülasyon yapmamayı tercih etti.

Virüsün hedef listesinin başında Fas’taki organizasyonlar geliyor ancak Brezilya, İngiltere, Fransa, İspanya ve başka ülkelerde de faaliyetleri belirlendi.

Hükümetler ve finans şirketlerinin yanında büyükelçilikler, petrol ve doğalgaz firmaları, aktivist gruplar ve araştırma laboratuvarları da virüsün belge, şifreli kod çaldığı ve uzaktan erişim sağladığı diğer hedefleri arasında yer alıyor.

Ukash’in Türk müdavimleri artıyor!

İngiltere merkezli ‘Ukash’in Türk müdavimleri çığ gibi artıyor.

İNTERNET üzerinde kumar oynayanların İngiltere merkezli geliştirilen yeni bir kart sistemi kullandığı ortaya çıktı. ‘Ukash’ isimli bu ön ödemeli sanal kartın Türkiye’de kullanımı yasak olmasına rağmen 100’ü aşkın site üzerinden satışı yapıldığı belirlendi. Kart sahipleri 19 haneli şifreyle rahatlıkla kumar veya bahis sitelerinde oynanabiliyor. Ukash’in sahtesi bile piyasada dolaşıyor.

BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) kredi kartı ile kumar oynanmasını yasaklamış durumda. Benzer şekilde bahis sitelerinde aynı durum söz konusu. Ancak İngiltere merkezli bir şirketin geliştirdiği bir tür elektronik para sistemi Türkiye’de hızla yayılmaya başladı. Sistem esasında Türkiye’de yasak. İngiltere’deki şirketin resmi sitesine girildiğinde de ‘Ukash ülkenizde faaliyet göstermek üzere lisans almamıştır’ yazısı çıkıyor. Ancak el altından Türkiye’ye getirildiği düşünülen kartların satışı için yüzü aşkın site kurulmuş durumda.

Büyük bir bölümü İstanbul’da kurulu sitelerin hemen hepsinin benzer içerikte olduğu görülüyor. Tamamına yakını home ofis tarzı çalışan sitelerin hiçbirinin şirket kaydı bulunmuyor. Söz konusu sitelerin bazılarında ise kumar ve bahis sitelerine yönlendirme yapıldığı görülüyor.

İnternet arama motorları üzerinde Ukash ismi ile yapılan aramada çok sayıda sitenin kurulduğu görülüyor. Tüm siteler ile online iletişim kurulabiliyor. Yapılan yazışmada, müşteriye ne kadarlık ‘Ukash’ kart istediği soruluyor. 10 Euro ile 250 Euro arasında değişen tutarlardan biri tercih edilebiliyor. Daha sonra belirtilen bankaya para yatırılması söyleniyor. Hesaba havale yapıldığı an, müşteriye 19 haneli bir şifre veriliyor. Alınan şifre ile kumar, bahis veya oyun oynanabiliyor.

Çoğu sabit hat kullanmayan cep telefonu üzerinde iletişime geçilen veya Skype üzerinde online iletişim kurulan sitelerin bazılarının ise dolandırıcılık amaçlı kurulduğu belirtiliyor. En sık uygulanan dolandırıcılık yönteminin başında, ödemenin yapılması sonrası gönderilen 19 haneli şifrenin daha önce de kullanılmış olması geliyor. Bu durumda alınan şifre ile herhangi bir işlem yapılmıyor. Bir başka dolandırıcılık yöntemi ise biriken Ukash paralarının bozdurulması sırasında yaşanıyor. Kullanıcı, hesabında biriken parayı bozdurmak için siteye girdiğinde kendisinden 19 haneli şifresi isteniyor. Şifre verildikten sonra ya telefon kapatılıyor ya da site tamamen devre dışı bırakılıyor. Bir başka yöntem ise, para alındıktan sonra herhangi bir şifrenin verilmemesi.

UKASH kartlardan alan kişilerin bir bölümünün de ‘mağdur’ olduğu anlaşılıyor. Çeşitli forum ve şikâyet sitelerinde yer alan mesajlarda yapılan işlemler ile ilgili bir muhatap bulunamamasından şikayet ediliyor. H.E. isimli bir kullanıcı “Ukash nedir bilmezdik. Bu yasadışı bahis sitelerinin reklamını yapan zatlar bizlerin kanına girdi. Ben her şeyimi kaybettim ve kaybedecek sadece canım kaldı. Biz suçlu olduğumuzu biliyoruz ama bu Ukash kartından trilyonlar kazanan ve bizleri kandıran insanlarda hiç mi suç yok?” derken bir başka kullanıcının ise “Ukash için itiraz etme şansımız yok mu arkadaşlar inanın hayatım karardı yaşayan bir ölüyüm her şeyimi kaybettim sondayım artık” şeklinde bir mesaj yazdığı görüldü. Astsubay Y.E de Hürriyet’e yaptığı açıklamada hesabındaki Ukash parasını bozdurmak isterken dolandırıldığını söyledi.

ANKARA Barosu’na üye Avukat Şamil Demir “Bu işletmelerin sattığı ön ödemeli sanal kartların günlük hayattaki alışverişler için üretilmediği aşikârdır” dedi ve şunları kaydetti: “Türkiye’de Ukash (elektronik para) satışı yasak. Zaten Ukash’in resmi internet sitesine girildiğinde de bu şirketin Türkiye’de lisans almadığı belirtiliyor. Ülkemizde elektronik para satışı BDDK iznine bağlı ve şartları ağır. Türkiye’de Ukash satıcılığı suç. Bu işlemi yapan kişiler 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

İngiltere merkezli Smart Voucher isimli şirket sistemi 9 yıl kadar önce geliştirdi.Bu şirket ile sözleşme yapan dünya genelinde 40 bin kadar aracı bulunuyor. Çeşitli Avrupa ülkelerinde yasal yollarda satılan kartların Türkiye’ye de bu ülkelerden temin edildiği düşünülüyor. Temin edilen Ukash kodları, el altından, üzerine komisyon eklenerek Türkiye’de onlarca site üzerinden satılıyor. İşlem elektronik para kapsamına girdiği için BDDK iznine tabi.
k.hürr.t

Fransızlar Google’ın imajını fena bozdu

Arama motoru devi Google’ı 150 bin Euro para cezasına çarptıran Fransız mahkemesi bununla da yetinmedi, alınan cezayı Google’ın ana sayfasına çok büyük puntolarla yazdırdı.

 

Fransız Ulusal Bilişim Komisyonu, dünyaca ünlü arama motoru Google‘a internet üzerinde kişisel verilerin korunmasıyla ilgili mevzuata uymadığı gerekçesiyle 150 bin euro para cezası verdi.

Komisyon, daha önce yapılan uyarılara rağmen Google‘ın kurallara uymamakta direndiği gerekçesiyle 150 bin euro para cezasının uygun görüldüğünü açıkladı. Açıklamada, ihlal ile ilgili komisyonun gerekçeli kararının Google‘ın Fransa’daki arama motorunun giriş sayfasından 8 gün süreyle yayınlanması istendi.

Amerikalı dünyaca ünlü arama motoru Google, 2012 Mart’ta aralarında Google Search, YouTube, Gmail, Picasa, Google Drive, Google Docs, Google Maps gibi yaklaşık 60 servisinin bir çatı altında toplanmasını karalaştırmıştı. Fransız Bilim Komisyonu, söz konusu hizmetlerin bir çatı altında toplanmasının, buradaki kişisel verilerin paylaşımının Avrupa’daki hukuki mevzuata aykırı olduğunu düşünüyor.

Fransız Bilişim Komisyonu, Google‘dan internet kullanıcısının bilgilerinin saklanması konusunda daha ayrıntılı, kapsamlı güvenceler vermesini istiyor.

fransizlar-googlein-imajini-fena-bozdu

Dong Nguyen Flappy Bird yayından kaldırdı

Akıllı telefonlarda fırtına gibi esen ve zorluğu nedeniyle kullanıcıları çıldırtan oyun yolun sonuna geldi. Oyunu geliştirilen Dong Nguyen, oyunu neden belirtmeden yayından kaldırdı.

Şu sıralar Türkiye dahil dünyanın pek çok yerinde akıllı telefonlarda bağımlılık yaratan bir oyun gündemi meşgul ediyor. Evet… Flappy Bird’den söz ediyoruz. 5 ay gibi bir sürede 50 milyondan fazla kez indirilen oyun hem tablet hem de telefonlarda fırtına gibi esiyor. Üstelik Flappy Bird size yüksek çözünürlüklü grafikler de veya çok akıl dolu bir oynanış veya senaryo da sunmuyor. Yapmanız gereken tek şey 8 bit grafik kalitesinde hazırlanan bir oyunda kuşunuzun kanatlarını çırpa çırpa borulara çarpmadan ilerleyebilmek. Hepsi bu… Kulağa ‘amma da basit ve kolay bir oyun’ gibi geliyor olabilir; ancak Flappy Bird çılgınlığı öyle bir noktaya ulaştı ki insanlar saç baş yolar hale geldi. Zira oyun çok ama çok zor. Oyunun Android ve iOS mağazasında pek çok kullanıcı küfürlerle dolu yorumlarda bulunurken, kullanıcılar buna rağmen oyunu bırakmayı tercih etmiyor.

OYUN NEFRETİ SQUISHY BIRD’U YARATTI

Flappy Bird nefreti öyle bir hal aldı ki bu kuşları yok etmek için geliştirilen Squishy Bird portalı açıldı. Siteye giren kullanıcılar bu kez nefret ettikleri boruları kullanarak kuşları tek tek ezebiliyor.

GÜNDE 50 BİN DOLAR KAZANIYOR

Super Mario’daki borulara benzer engellere takılmadan kuşları geçirebilmek son derece zor. Oyunu inceleyen teknoloji yazarlarını bile çıldırtan Flappy Birds’ten oyunun sahibinin günde 50 bin dolar kazandığını da belirtelim. Ama hikaye burada bitmiyor.

OYUNU APAR TOPAR YAYINDAN KALDIRDI

Oyunun geliştiricisi olan Dong Nguyen cumartesi akşamı resmi Twitter hesabı üzerinden bir açıklama yaptı. Açıklamasında Nguyen ’22 saat sonra Flappy Bird’ü kaldırıyorum, artık geri de almayacağım’ yazdı. Bunun üzerine yüzbinlerce kullanıcı bu tweet’i retweet ederken, kullanıcıların kafası da bir hayli karıştı. Sahi, bir oyun günde 50 bin dolar kazandırırken neden mağazadan kaldırılsın? Google veya Apple’ın kuralları çiğnenmiş olsa zaten gerekli tedbirleri bu şirketlerin alacağını düşünürsek bu sorunun doğru cevabının yine Nguyen’de olduğunu söyleyebiliriz.

Ancak Nguyen konuyla ilgili kendisine bir şey sorulmaması konusunda oldukça ısrarlı ve bunu Twitter’da açıkça dile getiriyor. Nguyen, söz verdiği gibi 22 saatin dolmasıyla dün akşam saatlerinde oyunu tamamen iki uygulama mağazasından da kaldırıyor.

Google internette sansürü engellemenin yolunu açıkladı

Google, New York’ta düzenlediği Google Ideas (Google Fikirleri) zirvesinde baskıcı hükümetlerin internet sansürü uyguladığı ülkelerdeki kullanıcıların istedikleri internet sitelerine ulaşmalarını sağlamak için “UProxy” adlı yeni bir uygulama yazdıklarını açıkladı.

Chrome  ile Firefox birlikte çalışacak olan UProxy sayesinde tüm internet kullanıcıları ABD ya da İngiltere gibi daha özgür internet yasalarına sahip ülkelerdeki arkadaşlarının internet sunucularına bağlanıp interneti sanki bu ülkelerdeymiş gibi kullanabilecek.

Uygulama sayesinde sadece güvendikleri, arkadaş listelerinde olan bağlantılarının internetini kullanacak olan kişiler devletin gözetlemesinden kurtulmuş olacak.

Henüz deneme aşamasında olan UProxy’nin yaratıcıları Washington Üniversitesi bilim adamları ve Brave New Software şirketi, uygulamanın beta versiyonunu denemekte olduklarını açıkladı.

Google bu uygulamayı genel kullanıma açtıklarında devletlerin sansür uygulamalarını aşmak için herhangi bir teknik bilgiye ihtiyaç olmayacağını, UProxy uygulaması nın herkesin anlayabileceği, kullanıcı dostu şekilde tasarlandığını belirtti.

Google Ideas yöneticisi Jared Cojen UProxy ile ilgili Time dergisine verdiği röportajda “Dünyada milyarlarca insan kendilerini ifade etme özgürlüğüne sahip olmadıkları ortamlarda yaşıyor. Biz onlara bizim sahip olduğumuz internet e ulaşma imkanını sunmak istiyoruz. Kullanıcılarımıza karşı sorumluluklarımız olduğundan bahsediyoruz. Kuzey Kore, İran, Suriye, Küba gibi ülkelerdeki kullanıcılarımıza karşı da bir sorumluluğumuz var. Bu ülkelerde karşı karşıya olunan güçlükler çok daha büyük” dedi.

Google büyük tazminatı ödemekten son anda kurtuldu

Google, rekabet ihlali davasında Avrupa Komisyonu’na sunduğu uzlaşma talebinin kabul edilmesiyle 5 milyar dolar cezadan son anda kurtuldu.

 

Avrupa Komisyonu, 3 yıldır süren rekabet ihlal davasında Google’ın sunduğu uzlaşma teklifini kabul etti. Böylece Google, 5 milyar dolarlık tazminatı ödemekten son anda kurtuldu.

 

RAKİPLERİNİ GÖRÜNÜR ŞEKİLDE PAYLAŞACAK

 

AB Komisyonu‘ndan gelen açıklamaya göre, Google artık 3 rakibinin logosu, internet sitesine bağlantıyı görünür bir şekilde paylaşacak. Ayrıca, Yahoo ile Microsoft arama motorlarına reklam verenlerin erişimini kısıtlayan şartlarını gevşetecek.

 

YÜZDE 75 PAZAR PAYI

Google, Avrupa’nın internet üzerinden arama pazarının yüzde 75’ine sahip.

AB düzenleyicilerinin benzer biçimde mercek altına aldığı Microsoft geçen 10 yılda 2,2 milyar Euro’yu aşkın ceza ödemişti.

TURKCELL 4G, K.K.T.C ‘DE

Turkcell, 4G teknolojisini Türkiye’nin ardından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) taşıdı.

Turkcell açıklamasına göre; Kuzey Kıbrıslılar kurulacak test donanımları sayesinde saniyede 150 Mbps’e varan 4G mobil internet hızını deneyimleme şansı bulacak.

Kuzey Kıbrıs Turkcell’in başlattığı 4G testi sürecinde, Lefkoşa, Girne ve Gazimağusa’daki 4 farklı Turkcell İletişim Merkezi’nde 4G sinyali sağlanacak. Teknoloji severler, test süreci boyunca deneyim noktalarının yanı sıra Turkcell Teknoloji Tırı’nın gezdiği kapsama noktalarında 4G hızında film indirme ve internet üzerinden oyun oynama fırsatı bulabilecek. Dileyenler 4G teknolojisiyle ilgili, özel eğitilmiş teknoloji uzmanları tarafından bilgilendirilecek.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Kuzey Kıbrıs Turkcell Genel Müdürü Aybars Karaatmaca, Turkcell olarak KKTC’yi, 3G’de olduğu gibi 4G ile de ilk kez buluşturmanın gurur ve mutluluğunu yaşadıklarını dile getirerek, KKTC’deki müşterilerini her zaman olduğu gibi son teknolojiyle buluşturmaya devam ettiklerini kaydetti.

Karaatmaca, bu kapsamda Kuzey Kıbrıslı teknoloji meraklılarının 4G hızını birebir deneyimleme şansı bulacağını aktararak, “4G hızını merak edenleri iletişim merkezlerimize bekliyoruz. Kuzey Kıbrıs Turkcell müşterilerimize her zaman en yeni teknolojileri sunuyoruz. Bugüne kadar yaptığımız yatırımlar sayesinde 3G’de olduğu gibi 4G’ye geçiş konusunda da alt yapımız hazır diyebiliriz” değerlendirmelerini yaptı.

Açıklamada yer alan bilgilere göre Turkcell, müşterilerine en iyi kalitede 3G hizmeti sunmak için bugüne kadar yaptığı yatırımlar sonucunda elde ettiği altyapı gücünü, paralel teknolojileri deneyimlemek için başlattığı çalışmalara da yansıttı. Kurum 2009 yılında Ericsson iş birliğiyle gerçekleştirdiği Türkiye’nin ilk LTE testinde, laboratuvar ortamında 170 Mbps hıza ulaşılmıştı.

Turkcell, iş ortağı Ericsson’la 2012 yılında İstanbul’un Kartal ve Maltepe semtleri arasındaki 3,3 kilometrelik bir alanda LTE şebekesi üzerinden verilebilecek servisleri test etmişti. Geçen temmuz ayında ise 4G hızı Turkcell teknolojisi ve Huawei’nin teknik desteğiyle laboratuvar ortamında denendi ve 900 Mbps’e varan hızlar ölçülerek Türkiye’nin hız rekoru kırıldı.

 

k.AA

Twitter zarar etti

Başkan Dotcom felaket haline gelebilir korkusuyla , Perşembe günü – pazar kapitalizasyonu beşte birinden daha – Twitter değer $ 8bn kaybetti .

Geçen Kasım ayında kamu gittisosyal ağ , büyümede dramatik bir yavaşlama ortaya koyarak sonuçların ilk seti de yatırımcıları sarstı .

Kayıpları $ 645m fazla sekiz kat spiralled isesosyal ağ gelirleri fazla , 2013 yılında $ 655m iki katına . Ancak , endişegerçek nedeni 2012 yılında 39pc ile karşılaştırıldığında , sadece 30pc gülsosyal ağ kullanan insanlarınsayısı oldu .

Yavaşlama daha öncee  MySpac ve Bebo gibi sosyal ağlarındüşüş yankılanan , Twitter gibi hızla umduğu gibi kendi gelirlerini artırmak için mücadele , ve tamamen gözünden düşebilir edecek korkuları körükleniyor

Sam Hamadeh , PrivCo , yıllardır Twitter okudu ABD analiz firmasıkurucusu , sağlam bir iş kalmıştır ama onun $ 36bn değerlemesonucu ” burun kanaması ” topraklarında oldu önceki gün söyledi .

internet yasakları kanunu meclis de kabul edildi

Birkaç haftadır ülke gündeminde önemli yer tutan, 5651 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlara Mücadele Edilmesi” hakkındaki kanuna yeni düzenlemeler getirecek torba yasa tasarısının ilgili bölümleri Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’ndan geçti.

 

Değişikliklerin hayata geçmesi halinde Türkiye’deki İnternet kullanıcıları için yeni bir dönem başlayacak. İnternet ortamında özel hayatının gizliliğinin ihlal edildiğini iddia eden kişiler mahkemeye başvurmaksızın doğrudan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın kapısını çalabilecek. TİB’in yayının engellenmesine karar vermesi halinde en geç 4 saat içinde bunun yerine getirilmesi gerekecek. Söz konusu talebin, kararın çıkmasının ardından geçen 24 saat içinde sulh ceza hakimine götürülmesi ve mahkeme kararının alınması gerekecek. Aksi takdirde erişim engellemesi ortadan kalkacak.

 

Değişiklikler ile birlikte yazı, fotoğraf, video içeriğe yer veren sitenin tümüne erişimin kısıtlanması yerine, sadece söz konusu içeriğin bulunduğu URL’e kısıtlama getirilecek. IP tabanlı engellemenin uygulanacak olması nedeniyle de DNS adreslerini değiştirme gibi yöntemlerle engellenmiş içeriğe erişim mümkün olmayacak. Bu noktada sorumluluk erişim sağlayıcılarda olacak. Tabii ki, zorunlu görülen hallerde web sitesinin tümüne de erişim engellemesi uygulanabilecek.

 

Erişim engelleme kararları internet servis sağlayıcılarının oluşturacağı, masraflarını kendilerinin karşılayacağı bir kuruluş tarafından gerçekleştirilecek.

 

İçerik sağlayıcı, TİB’in talep edeceği tüm bilgileri kuruluşa vermekle sorumlu, TİB’in talep ettiği tüm tedbirleri almakla yükümlü olacak. Acil kararların dışında internet sitelerine engelleme öncesi uyarı ve kaldır mekanizması işletilecek.

 

Öte yandan yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içeriği, haberdar edilmesi halinde yayından çıkarmakla yükümlü olacak. Ayrıca yer sağlayıcının yer sağladığı hizmetlere ilişkin trafik bilgilerini bir yıldan az ve iki yıldan fazla olmamak üzere saklaması; doğruluğunu, bütünlüğünü,  gizliliğini garanti altına alması gerekecek.

Microsoft’tan Foursquare ye destek

Son dönemlerin önemli sitelerinden biri, Microsfot‘tan hiç beklemedik bir destek aldı.

 

Lokasyon bazlı sosyal ağ uygulaması Foursquare son dönemlerde atak yaparak iş modelini daha geliştirmeye çalışıyordu. Bu amaçla, ABD’deki kullanıcıların yakındaki restoranlardan sipariş vermesini mümkün kılan yeni yemek sipariş servisini henüz devreye sokmuştu ki, uygulamanın geleceğinden umutlu olan Microsoft, bir hamle yaparak Foursquare için 15 milyon dolarlık bir fon ayırdı.

 

Microsoft parayı Foursquare‘ın hisselerini satın almak için değil, birkaç yıl boyunca Foursquare‘ın veri tabanını kullanmak için ödeyecek. Böylece Microsoft, Foursquare‘de kayıtlı 45 milyon kullanıcının lokasyon/ziyaret tercihlerine, sistemde kayıtlı mekan bilgilerine, çeşitli istatistiklere ulaşacak.

 

Aslında bu işlem, bir uygulamanın sahip olduğu kullanıcı veri tabanını reklam için üçüncü şirketlere satmasından başka bir şey değil. Ancak Microsoft yıl sonunda Foursquare‘e yaptığı yatırımı 35 milyon dolara çıkarmayı planlıyor.

 

Henüz büyük paralar kazanmayan Foursquare‘in bu desteği hem masraflarını döndürmek hem de milyarlarca dolarlık sosyal ağ olma yolunda ilerlemek için kullanacağı çok açık.