Süper Özellikli Kasa

Süper ÖzeIIikIi Kasa

BİR PC KASASINDAN BEKLEMEYECEĞİNİZ HERŞEY!!!

PC KASASINDA DEVRİM

GMC-K1

NELER YAPAR

KASA ÜZERİNDE BULUNAN 2 ADET LCD EKRAN İLE

GÜNLÜK –ANLIK HABERLERİ OKUYABİLİR.
E-MAİLLERİNİZİ (POP3 DESTEKLİ) KONTROL EDER YENİ POSTA GELDİĞİNDE SİZİ UYARIR.
SAAT-HAVA DURUMUNU-ŞEHİR BİLGİLERİNİ GÖSTERİR
SİSTEM BİLGİLERİNİ TAKİP EDEBİLİR. ( İŞLETİM SİSTEMİ, CPU, RAM, ANLIK KULLANIMLAR, HARDDISK KAPASİTESİ BOŞ ALAN BİLGİLERİ, IP ADRESİ,
INTERNET ÜZERİNDEN YAPTIĞINIZ DOWNLOAD VE UPLOADLAR. VE DAHA BİR ÇOĞU )
16 BANT GRAFİK EKOLAYZIR (ÇEŞİTLİ MÜZİK MODLARI)
ŞARKI SÖZLERİNİ EKRANA GETİREBİLİR.
SİSTEM SICAKLIK DEĞERLERİNİ OKUYABİLİR.
ÖN VE ARKA FANLARIN DÖNÜŞ HIZLARINA MÜDAHALE EDEBİLİRSİNİZ.
TÜM BU FONKSİYONLARI YERİNİZDEN HİÇ KALKMADAN UZAKTAN KUMANDANIZLA YAPABİLİRSİNİZ!!
ÇOK FONKSİYONLU UZAKTAN KUMANDA İLE, INTERNETTE SURF YAPABİLİR YADA İSTEDİĞİNİZ BİLGİSAYAR İŞLEMLERİNİ YERİNE GETİREBİLİRSİNİZ.
ORTA BÖLÜMDE BULUNAN DÖNER BUTON İLE
SES AÇMA KAPAMA VE EKRAN FONKSİYONLARI DEĞİŞTİRME GİBİ ÖZELLİKLERİ KONTROL EDEBİLİRSİNİZ.
ULTRA ŞIK DİZAYN VE YÜKSEK MALZEME KALİTESİ KOLAY MONTAJ !!
KIZAKLI VİDASIZ MONTAJ
MONTAJ SETİ (KUTULU)
DİKKAT BU BİR PC KASASIDIR!!
YANİ TÜM BU ÜSTÜN ÖZELLİKLERE ULAŞMAK İÇİN EKTRA BİR DONANIMA İHTİYAÇ YOKTUR.İSTER KENDİ PC NİZİ, İSTERSENİZ –OLUŞTURACAĞINIZ YENİ BİR
PC DE GMC-K1 KASALARI KULLANABİLİRSİNİZ.

TEKNİK ÖZELLİKLER

Üründe POWER SUPPLY YOKTUR.

BOYUTLAR : 200X510X440 MM.
RENK : GRİ
MULTİPORT : 4X USB 2.0 -1394 PORT-AUDIO-MICROFON PORT
TERMOMETRE : LCD
YAPISI : FULL ATX
SÜRÜCÜ YUVASI : 5.25” X 2 -3.5”X1 EKSTERNAL 3.5”X5 INTERNAL
GENİŞLEME : 7 SLOT
AĞIRLIK : 9.16 KG
FAN : ÖNDE 140 TOZ FİLTRELİ ARKADA 120 MM FANLAR (DİGİTAL KONTROL EDİLEBİLİR)
UZAKTAN KUMANDA :TÜM FONKSİYONLARI KUMANDA EDEBİLİR.
EKRAN : 2 ADET LCD – VFD (SAMSUNG)
MALZEME : KORE SACI VE YÜKSEK KALİTEDE ABS
YAZILIM : WIN XP –MCE-VISTA UYUMLU ( TÜM FONKSİYONLAR İÇİN YAZILIM PAKET İÇERİĞİNDEDİR.)
GÜÇ KAYNAĞI :YOK

Ethernet Nedir

Network haberleşme sistemi. Başlangıçta DEC,INTEL XEROX tarafından geliştirilmiş, daha sonra IEEE ile belli bir standart haline getirilmiştir.

HUB
————–
Aynı network içerisindeki Bilgisayarların (ethernet’lerin) birbiriyle kominikasyonunu sa layan, opsiyonel haberleşme hızı, port model ve sayısına sahip olan merkezi cihazlardır.

Switch HUB
————–
Network’ü de işik segment’lere bölerek band genişli ini artırır. Performansını örnek olarak şöyle ifade edebiliriz. 24 potlu ve her portu 10 Mbps olan bir HUB’ın band genişli i 10Mbps dir. Bu da 10 Mbit’lik genişli i 24 portun ortak kullanması anlamına geliyor. !00 Mbps’lik bir HUB’ta aynı şekilde bu hızı portları arasında paylaştırır. Switch HUB’ta ise Band genişli i Full dublex ile birlikte hız x port sayısıdır. 8 portlu 100 Mbps lik Switch’in band genişli i 800 Mbps’dir. İş/network yo unlu u fazla olan yerlerde switch kullanımı zorunlu bir tercihdir.

VLAN(virtuel Local area network)
—————-
Büyük networklerde , ortak birkaç server/kaynak dışında birbirleri ile bilgi ilişkisi olmayan kısımları/segmentleri birbirinden tamamen ayırarak networke switch’e ek olarak ekstra performans sa lar. Örne in 8 portlu VLAN özelli ine sahip bir Switch HUB’ınız var (accton 3508A olabilir). 7 portuna işletmenizin ayrı bir kısmına giden bir hub taktınız. Ve 8. porta ise server koydunuz(Unix veya NT server) ve 7 tane gurup yaptınız ve her guruba 8. Portu dahil ettiniz(bu guruplamalar VLAN HUB’ın SNMP setup’ından yapılmakta). Normalde tüm a network birbirine ba lı göruünmekte ama Windows’unuzda a komşulu unuza baktı ınızda sadece kendi gurubunuzda olan kullanıcıları ve server’ı görebillirsiniz . Bu ayrı guruplarda olan kullanıcılar birbirlerine Server üzerinden mail ile başka yazılımlarla yine ulaşabilirler ama server aracılı ı ile kontrollü olarak. Bu guruplamalar de işik kombinasyonda portlar arasında ihtiyaca göre yapılabilir. Performans ile birlikte güvenlik açısından da kullanılabilir.

BNC
————–
IEEE 802.3 standardında geliştirilen bir ba lantı şeklidir. Kullanılan kablo modeli thin coaxial’dir. En uzun ba lantı mesafesi 185 metredir.

RJ45
————–
En yaygın olarak kullanılan ba lantı standardıdır. Sekizli Jack standardındadır En uzun ba lantı mesafesi 100 metredir.

AUI(Attachment Unit interface)
————–
IEEE 802.3 standardında geliştirilen ba lantı yöntemi. Ayrıca bu porta takılan tranceiver’la BNC,RJ45 yada Fiber ortamlarına dönüşüm yapılabiliyor. Normal ba lantı kablosu thick coaxial kablodur. Kullanılabilir kablo uzunlu u en fazla 500 metredir.

UTP (unshielded twisted pait)
————-
Korumasıs burgulu RJ45 ba lantı için kullanılan kablo modelidir. Bu kablolar katagori 3, katagori 4 ve Katagori 5 olarak sınıflandırılır.

STP (shielded twisted pair, korumal&#305
————–
Korumalı burgulu RJ45 ba lantı için kullanılan kablo modelidir. Bu kablolar katagori 3, katagori 4 ve Katagori 5 olarak sınıflandırılır.

Fiber
————-
En güvenli ve uzun mesafe ba lantısı sa layan yöntemdir. Full dublex ayarlandı ında en fazla iki kilometre, half dublex’te 180 metredir. Dual speed hablar için 160 metre en fazla mesafedir.

FX-ST
————
Yuvarlak fiber uç konnektor şekli

FX-SC
————
Kare fiber uç ba lantı-konnektör şekli. ST ba lantı şekline göre herhangi bir performans farkı yoktur.

MDI
———–
Hublar arasındaki ba lantı şeklini bire bir kabloyla yapmak için geliştirilen IEEE port standardıdır. Di er durumda kros kablo kullanmak gerekiyor. Bu porta Daisy-chain port da denir.

MDIX
———–
Bire bir kablo ile bilgisayarlara(ethernet kartlarına) yada di er bir hub’ın MDI portuna ba lantı sa layan RJ45 port standardıdır.

Cascade
———–
İki hub, fast hub, switch hub veya bunların combine ikili ba lantılarına cascade ba lantı denir.

FlexBus port
————
Cheetah HUB’lar’ın arka panelinde bulunan iki port biri IN di eri OUT şeklinde isimlendirilmiştir. Class 1 ba lantı şekline sahip olmasına ra men SCSI yapısı nedeniyle normal cascade ClassII ba lantısına göre daha hızlı bir ba lantı sa lar. Ek avantaj olarak HUB’lar arasında yapılan ba lantıda kullanılamayan iki portu kazanmış oluyoruz. Bu tür ba lantıda en fazla 5 hub’ ı stack edebiliyoruz. Bu SCSI kablo paketle birlikte gelip standart uzunlu u 20 cm’dir.

Stackable
————
Flex bus portlara sahip olan HUB’lara denir.

SNMP(Simple Network Managment Protocol)
————
Network ürünlerinde özellikle Fast ve Switch HUB’lara bundle yada opsiyonel olarak konmuş(bir modülle eklenmek sureti ile) özelliktir. Bu özellik sayesinde HUB’ın yönetimi remote(uzaktan) yapılabilmekte, portların durumu yo unlu u hakkında log’lar tutma imkanı sa lamakta, bu da network’teki çıkabilecek/yaşanan sıkıntıların keşfinde/çözümünde büyük kolaylık sa lamaktadır.

Repeater
————
Network’teki uzak birimlerdeki sistemlere erişim için kullanılır. Normal şartlarda bir hub’dan UTP yada STP kablo ile 100 metre uzaklıktakibir birime erişebiliriz. Bu birime koyaca ımız bir repeater ile bir yeni 100 metre daha kazanmış oluyoruz. Mesafayi 200 metreye çıkarmış oluyoruz. Kullandı ımız HUB’lar aynı zaman da repeater özelli ini içermektedir. Dual speed HUB’lar ve MII port standardı dışında IEEE ‘ye göre en fazla dört HUB’ı bu şekilde ba layarak mesafeyi artırabiliriz.

10Base2
———-
IEEE BNC ba lantı tanımlaması. Kullanılan kablo thick coaxial kablo,hız 10 Mbps’tır.

10Base5
———-
IEEE AUI ba lantı terminolojisi Thick coaxial kablo kullanılmakta, hız 10 Mbps kullanılan kablo thick coaxial kablo ve en uzun mesafe 100 metredir.

10BaseT
———–
IEEE RJ45 ba lantı tanımlaması. UTP veya STP katagori 3.4.5 standardında kablo kullanılır. Enfazla mesafe iki nokta arasında 100 metredir.

100BaseTX
————
IEEE RJ45 ba lantı tanımlaması. UTP veya STP katagori 5 standardında kablo kullanılır. Enfazla mesafe iki nokta arasında 100 metredir.

1000Base/CX/LX/SX/T
————
1000Mbps veri iletisim standardi,Token ring, Multimode/Single mode fiber ve Twisted pair kablo uzerinden ba lantı.

Catagory 3
———–
İletim frekansı 10 Mhz olan kablo. 10 BASE-T ba lantılarında kullanılır.Fast (100 BASE TX , 100 BASE T4) ba lantılarda kullanılmaz.

Catagory 4
———–
İletim frekansı 20 Mhz lik kablo. 10 BASE-T ve bunun Ful dublex ba lantılarında kullanılır. Fast(100 BASE TX , 100 BASE T4) ba lantılarda kullanılmaz.

Catagory 5
————
İletim frekansı 100 Mhz olan kablo. 10 BASE-T ve 100BASE TX/T4 ba lantılarında kullanılır. Full dublex 20 Mbps ve 200 Mbps ba lantılarında kullanılır.

Collision
———–
Network uzerindeki paketlerin çarpışması ve bilgilerin kaybolması olayına denir. Bu kaybolmadan dolayı paketler tekrar gönderilir. Bu durum da network’ün yavaşlamasına neden olur. HUB’larda utilizasyon(iş yo unlu u) %65 i geçti inde collision(çarpışma)artar. Network oldukça yavaşlar ve bazı kullanıcılar HUB tarafında atılır. Bu durumda Sistemde fast yapıya geçilmeli yada switch hub’lar kullanılmalıdır.

Acview
————
Accton tarafından geliştirilen bir software. Bu yazılımla SNMP özelli ine sahip HUB’lar uzaktan kontrol edilebilir.gerekli ayarlamalar/durum de erlendirmesi yapılabilir.

MAC adresi
————-
Her ethernet kartı için dünyada tek’tir. Bu adresin belli kodu IEEE tarafından katagori belirtmek için do rudan verilir(bu o kartın Fast, ISA, PCI oldu unu belirtir) Bir kısmı IEEE tarafından üretici firmaya verilir. Bu firma bu sayıyı bitirdi inde yeni adresler için tekrar IEEE’ye başvurur.

IEEE 802.2,802.3 , 802.3u
—————
IEEE standardlarıdır. Bu standardlarda hızlar ba lantılar ve benzeri ayrıntılar tanımlanır. Accton’un tüm hub’ları katagorisinde bu standardları desteklemektedir.

100 BASETX-FX
—————
100 Mbps(megabit Per second)’lik fiber/utp/stp iletişim tanımıdır.

100 BASE T4
—————
4 pair 100Mbps’lik haberleşme tanımıdır. 100BASE-TX standardından farkı ise burada 8 uçlu 4 çift kablo kullanılmakta. Bu ba lantı MII portundan yapılmakta. Bu port tüm hub’larda bulunmamaktadır.

MII (Media Independet Interface)
—————
Bu porta BNC,RJ45 veya Fiber kablo tranceiver’lar sayesinde bu porta ba lanabiliyor.

Smart Watch
————–
HUB’lar üzerinde bulunan, hub üzerindeki collision’ları ba lantıları utilizasyonu gosteren led’li göstergelerdir. Bu network’ün takibinde büyük kolaylık sa lamaktadır. Accton’un tüm ürünlerinde smartwatch özelli i vardır.

Class I
————-
Tek hub üzerine kurulmuş topolojik network. Class 1 HUB, Sadece Switch hub’a ba lanabilir. Başka bir HUB’a ba lanmaz.

Class II
————-
Hub’lar arasında ba lantı(cascade)yapma imkanı sa lıyor

Network Nodes
————–
Network’e ba lı aygıtlara node denir.

En yuksek node mesafesi tabirinden en uzak iki hub’a ba lı en uzun mesafeli aygıtlar arasındaki mesafe anlaşılır. Burada HUB’lar arasındaki cascade mesafesi de dikkate alınır. Bu tabir Dual speed hub’lar için onemlidir. Örne in UTP/STP kablo ile iki node arasındaki en yüksek mesafe 205 metredir.
WAN

(Wide Area-Genis ag) Terminolojisi
————-
ADSL(Asymetric Digital Subscriber Line):
————-
Standart bir cift bakir tel uzerinden veri/ses iletimi tasiyan iletisim teknolojisidir, 6km’de 8mbps data iletimi yapabilmektedir. BroadBand cozumdur.

ATM(Asyncronous Transfer Mode) :
————-
Es zamnasiz iletim modu, veriler 53 baytlık hucreler(cell)’ler uzerinden tasınır, 34Mbps/622Mbps arasında iletisim olanagına sahiptir.

Bridge:
———–
OSI layer 2 seviyesinde calisir Ethernet Switch mantıgındadir, uzak aglarda Bridge baglantısı ile tum uzak ag ve lokal aga LAN uzerindeymis gibi calisirlar.

BroadBand:
————
Tek bir fiziksel kablo uzerinden birden fazla servisin tasınmasıdır, Kablo/ADSL bir broadband cozumudur, Kabloda tek bir hattan TV,Telefon Internet, ADSL’de Telefon Data/Internet iki tel bakır kablo uzerinden farklı frekanslarda tasınır.

Kablo Internet:
————
Standar Coax. Kablo uzerindne sunulan Broad Band cozumdur. TV/SES/Video/Data birlikte ayni kablo uzerinden iletilir. DOCSIS tarafından stamdartlari belirlenmektedir.

Dial-up:
————-
Cevirmeli hat, bilinen Telefon hatti, bu cercevede Dial-up modem, Dial-up connection gibi terimler Telefon hatlarının kullanıldıgı cihazları networkleri ifade eder.

Extranet:
—————-
Mevcut Intranet icerisinde olusturulan ozel aga denir..

Firewall:
————
Guvenlik icin gelistirlmis bir network trafik kontrollerdir, Hardware temelli ve software bazli Firewall cozumleri vardır.

Frame Relay:
———-
Packet switch iletisim Protokoludur, X25’in gelismis modelidir, Paket boyutları 7 byte ile 1024 byte arasında degisebilir..T1/E1 baglantı hatlarında kullanılır.

IDSL(ISDN, Digital Subscriber Line)
————-
Sadece veri iletisimi icin gelistirilmis ISDN turevi bir iletisim yontemidir. 64/128Kbps simetrik veri trasferi saglar.: 0.4 mm standart 2 tel bakir kabloda 6Km mesafeye kadar calisabilir.

Internet:
————
Bir tek ag gibi calisan, dunya uzerindeki tum agları bilgisarları birlerstiren WAN(genis ag) alt yapısıdır.

IP(Internet Protocol)Internet Adresi:
————-
Internet uzerinde adresleme amacli kullanılan TCP/IP iletisim protokolunun bir parcasıdır, 32 bit adreslem mantıgı kullanılır, A,B,C olmak uzere uc tip adreslem mantıgı kullanılır. Internet uzerindeki her aygit en az bir adet IP adrese sahip olmalıdır..

Intranet:
———–
Kurum ici olusturulmus WAN alt yapısı olan agdir.

ISDN(Integrated Services,Digital Network):
————
Circiut Switch haberlesme protokoludur, BRI,(2 kanallı+1 kontrol kanal&#305 ve PRI(30 kanallıdir) erisim olanagi vardir.. T1/E1 standardina gore kanal hızı 56Kbps veya 64Kbps’dir ses video veri birlikte tasınabilir.

L2TP:
————
Layer 2 Tunnelling Protokol, Cisco ve Microsoft tarafından guvenlik icin gelistirilern Tunnelling protokoludur.

PSTN(Public Switched Telephone Network)
————
Bilinen evlerde isyerlerinde kullandigimiz Analog telefon networkudur, bu cercevede PSTN Router PSTN IP sharer gibi terşmler standart Dial-up telefon networkunun kullanıldıgını ifade eder.

SDSL(Symetric Digital Subscriber Line):
——–
Standar 0.4mm capli iki tel bakir kablo 144Kbps-2.3Mbps hizinda :0/6Km veri iletisimi saglayan teknolojidir, kablo kalşnligina gore mesafe artar..

VPN(Virtual Private Network)
————
Sanal ozel Network cozumlerinin genel adidir

Teknoloji konusunda yanlış bilinenler

Teknoloji konusunda yanlış bilinenler
Teknoloji dünyasında birçok insanın sebebini düşünmeden kabul ettiği, genel olarak doğru kabul edilen o kadar çok efsane var ki, bunların bazılarının yanlış olabileceğini hiç aklımızdan geçirmiyoruz. İşte önemli teknoloji efsanelerine verilen cevaplar…

Teknoloji de tam olarak aynı olmasa da politika ve spora benziyor. Yani herkes, her şeyi bildiğini iddia edebiliyor. Bu da ortaya aslında doğru olmayan fakat insanların büyük çoğunluğunun öyle kabul ettiği efsanelerin oluşmasına neden oluyor. (Teknolojik Komplo Teorileri)


Teknoloji konusunda uzman olduğunu iddia eden çok sayıda insan var

Bunların arasında öyle efsaneler var ki, gerçek olmadığını öğrenmek sizi çok şaşırtabilir.

Masaüstü bilgisayarların sonu mu geldi? Pahalı bilgisayar kabloları daha mı iyi performans sunar? Telefonun sinyal simgesi ne kadar doğru sonuç veriyor? Disk birleştirme ne kadar önemli? Cep telefonları gerçekten uçak düşürüyor mu? Bitmeyen dizüstü bilgisayar şarjı mümkün mü? Cep telefonunu doğru tutmazsanız çekim gücü düşer mi? İşte bu sorulara teknoloji sitesi ShiftDelete.Net editörlerinin verdiği bilimsel cevaplar.

Cep Telefonları Uçak Düşürür mü?

Bildiğiniz üzere cep telefonu kullanmak tüm ticari uçuşlarda yasak. Bir uçağa bindiğiniz zaman aldığınız ilk uyarılardan biri cep telefonunuzu kapatmanız yönünde. (En Lüks 10 Özel Uçak)

Birçok insan bu yasağın sebebinin cep telefonu sinyallerinin uçağı bozarak düşmesine neden olduğunu sansa da aslında gerçek öyle değil. Cep telefonu kullanmak bir uçağı düşürmez.

Uçaklarda cep telefonu kullanılmasının yasaklanmasının ardında iki farklı kurumun gösterdiği iki farklı sebep var


Cep telefonları bir uçağın düşmesine doğrudan neden olmasa da dolaylı etki yapabiliyor

Yasağın Sebebi Ne?

Bunların ilki cep telefonu sinyallerinin uçağın yer ile iletişimini kesintiye uğratıp, parazit yapmaya neden olabilmesi. Bu durum uçuş güvenliğini büyük ölçüde tehdit ediyor. Cep telefonlarına gelen yasağın en önemli sebebi de bu.

Yasağın diğer sebebi ise daha çok yerdeki cep telefonu kullanıcılarını ilgilendiriyor. Yerdeyken cep telefonlarımız en yakındaki verici istasyonun sinyalini alır.

Havadayken ise aynı anda birden fazla kule ile aynı mesafede olabileceğimizden, cep telefonu tüm bu kuleler ile bağlantıya geçer. Bu da diğer kullanıcıların kulelerden tam verim alamayıp, iletişimin sekteye uğramasına neden oluyor.

Telefonu Tutuş Şekli

Steve Jobs’un iPhone 4 ile ilgili şikayetler gelmesinin üzerine düzenlediği basın toplantısında tüm akıllı telefonların tutuş şeklinden dolayı sinyal kaybı yaşadıklarını açıklaması bu alanda mücadele eden tüm firmaların tepkisine yol açmıştı. (Steve Jobs’ın Basın Toplantısı)

Telefonların yanlarını kapatacak şekilde tutulmasının sinyal gücünü düşüreceğini iddia eden Steve Jobs, iPhone 4′te yaşanan sorunları kabul etmiş fakat rakiplerine de sataşmayı ihmal etmemişti.


Telefonu tutuş şeklinin önemi modelden modele değişiyor

iPhone 4 ve Diğerleri

Steve Jobs’un bu iddialarının bir yere kadar doğru olduğunu söylemek gerek. Gerçekten de akıllı telefonları, yan taraflarını kapatacak şekilde sıkı bir şekilde tutarsanız sinyal gücünde az da olsa düşme yaşayabilirsiniz.

Ancak şimdiye kadar iPhone 4 dışındaki hiçbir modelde bu durum, görüşmelerin yarıda kesilmesi, sinyal gücünün sıfırlanması gibi şeylere yol açmamıştı.

Sonuç olarak şu denilebilir ki, iPhone 4 kullanmıyorsanız, telefonunuzu nasıl tuttuğunuzun bir önemi yok.

Notebook Tamiri

kuzey kıbrıs türk cumhuriyeti nde her özellikteki notebook tamiri ve notebook bakımını kendi dallarında kaliteli grubumuzla size en kısa zamanda arızalı olan notebook parçasına kesin teşhisi koymaktadır. Gazi Magosada notebook teknik servis’imizde her markalarda ve modellerdeki notebook’larınız için tamir ve bakım hizmeti vermekteyiz. Notebook tamir’inde arızalı notebookları arızasına göre 1 veya 5 gün  sürede yeni alınmışsınız gibi dizüstünüzü teslim etmekteyiz

Şirketimizin notebook parça veya notebook arızalarını yapmakta olduğu bazı dizüstü tamirleri aşağıdaki belirtilmiştir;
Laptop’larınız için adaptör, batarya, şarj aleti toptan ve perakende satış
bütün notebook lar için yedek parça tedarik hizmetlerinde Ankara da tek firma

Notebook klavye tamiri ve aynı zaman da klavye değişimi
notebook ana kart’ının tamirini ve aynı zamanda yedek parça tedarik edilmesi
notebook LCD ekran yani panel tamir işlemlerini ve aynı zamanda flüoresan ve ekran tamir ve contalama işlemlerini ve Ankara da hiçbir yerde bulamayacağınız inverter ve yedek parçalarını
notebook’ların bios yazılımlarını ve bios şifre kırma teknik servis işlemlerini
notebook dvd rw ve okuyucularının değimini tamir ve satışı’nı
laptop LCD kabloları ve lcd kenarlarını, laptop ana kartının vga chip, bga chip ve smd chipset tamirini yapmaktayız..
Notebook ram ve ekran kartı satışı
notebook harddisk değişimi ve satışı ve veri kurtarma hizmetleri ve yedekleme

Notebooklara format atımı lisanslı olan laptopların işletim sistemi yükleme işlemini bize yaptırırsanız virüs programı biz size ücretsiz olarak veriyoruz…

Laptop teknik servis; asus notebook bataryası, acer laptop klavyesi, toshiba sarj aleti, sony lcd ekran, samsung lcd panel, lg laptop wiriless, hp ram, compaq notebook harddisk, ıbm lenova klavye tuşları, arçelik laptop inverter, hp notebook teknik servis, casper laptop için toucpad, datron notebook batarya, msı laptop harddisk, benq lcd paneli, vestel notebook 15.4 ekran paneli, beko klavye, dell camera, fujitsu siemens dvd rw, keysmart laptop için ram, packard bell uyumlu batarya, ikinci el yetkili servis işlemlerini yapmaktayız…

HP PAVİLİON, ASUS, MSI, SONY VAIO, ACER, TOSHİBA, CBOX, KEYSMART, DELL, DATRON, BENQ, CREA, CASPER, BEKO, ARÇELİK, COMPAQ, PACKARD BELL, NEC, LG, VESTEL, IBM, FİJİTSU SİMENS, EXPER, EXCORT, SAMSUNG

TELEFONLARIMIZ :0392 366 49 22

0092 366 76 45

Laptop Ekran Kararması

12.1″ lcd floresan ekran panel “asus a3 a6000 f3s f3e f3f f3sr f8 k50 n61 a3000″
13.3″ inç ekran floresan invertör kartı ” toshiba m40 a100 a200 a300 u400 u200 l500 a500″
14.1″ inç floresan değişimi ” acer 5710 5740 5600 5110 5000 4320 4520 5920g 5720g”
15.0″ inç laptop ekran karartı floresan “hp pavilion dv2 dv2000 dv6 dv6000 dv5 dv5000 compaq nc6110 610 500″
15.4″ laptop lcd ışık yok kararması windows görünüyor “lenovo 3000 n100 n200 g550 g530″
15.6″ inç laptop ekran ışığı montajı satışı “dell 6000 6400 1505 1501 1710 d630″
16.0″ inç 16inç floresan ekran kararması “packard bell mh45 mb45 mh85 tj65 tj75″
16.4″ çift floresan değişimi “sony vaio fs nr ns fe serisi”
17.0″ inç laptop ekran ışık kararma sorunu “lg r400 r40 r500 e40 samsung r510 r522″


laptopda lcd ekran kararması sorunu yaşayanlar neden kararır?
ekran kararıyor ama windows çalışıyor arkada yazılar görünüyor
fn+F7 tuşuna bastığımda görüntü anlık olarak gelip gidiyorsa ışık arttırma yükseltme
laptoplarda ekranın tamamen karararak hiç ışık gelmemesi sorunun,
inverter karttan mı yoksa ekran ışık lambasından mı kaynaklandığını nasıl tespit edeceğimizi
elektrik gidip geldi sonra ekran cam monitör karardı ne yaptıysam bidaha düzelmedi.
windows çalışmaya devam ediyor ama ekran karanlıkta ışık yok süper performansa gelmiyor
ilk açılış esnasında ekran florasan lambanın yanıp sönmesi gibi pır pır yapıyor,
zaman zaman kararıyor, ancak bilgisayar normal çalışmasını sürdüyor
kararma esnasında görüntü alacakaranlıkta olsa seçilebiliyor aydınlık değil
ilk zamanlar bazen yapıyordu şimdi sıklaştı,konu hakkında beni bilgilendirirseniz sevinirim.
ekranda görüntü olmasına karşın hiç ışık olmaması ve dolayısıyla ekrandaki görüntülerin seçilemeyecek,
ayırt edilemeyecek kadar karanlık olma sorunu
inverter kart veya ekran ışık lambasından kaynaklanır

Detaylarla BIOS Nedir

PC’nin en gizemli bölümlerinden birisi: BIOS. PC’nizin kalbi, olmazsa olmazı. Nedir BIOS? Nedir onu özel kılan? İşte size detaylarla BIOS ve ayarları.

Bir çok bilgisayar kullanıcısının hakkında mutlaka bir şeyler duyduğu, fakat ne olduğunu tam olarak bilmediği, kendi yapısında barındırdığı birkaç ayar dışındaki diğer ayarların ne anlama geldiğini bilmediği, PC’mizin arka planında çalışan ufacık bir “işletim sistemi” var: BIOS.

BIOS, PC’mizin çalışması için gereken temel bir yapı olmakla birlikte, donanımların birbileri arasındaki bağı kuran ve onların çalışmasına olanak tanıyan ufak bir işletim sistemidir. İster yeni bir kullanıcı olun, ister eski bir kullanıcı olun, bu vakitten sonra artık BIOS ile istemeseniz de haşır neşir olmalısınız.

Peki, BIOS Nedir? Ne işe yarar? Yapısında buluna ayarların fonksiyonu nedir? Teker teker bu sorularınızı cevaplıyoruz.

BIOS Nedir? Ne İşe Yarar?

“Basic Input/Output System” (Temel Giriş/Çıkış Sistemi) kelimelerinin baş harflerinin birleşmesinden meydana gelen BIOS, PC’nizin çalışması için gereken temel işletim sistemi olarak özetlenebilir. Sadece okunabilir bellek (ROM) üzerine yazılmış bir yazılım olan BIOS, anakartınızın özelliklerini yönetebilmeniz/ kullanabilmeniz, diğer donanımlar arasında bir bağ kurması için görev yapar. Daha kaba bir ifadeyle, bilgisayarınız açılırken genelde “Press DEL to Enter SETUP” ifadesine hitaben DEL tuşuna basarak girdiğiniz yazılımsal bölümdür.

BIOS’a girdiğiniz zaman karşılaştığınız genel görünüş.
“Sadece Okunabilir Bellek” üzerinde olmasından dolayı, BIOS burada kalıcıdır. Kalıcı olmasının bir sebebi ise, her defasında PC’nizi açtığınızda BIOS’un işlem yapmasıdır. PC’nizin açılmasında görev almakla birlikte, işletim sisteminiz ile diğer donanımlarınız arasında bir bağ kurmaya olanak sağlar. Örneğin, anakartınız üzerinde olan donanımların listesini işletim sistemine BIOS verir. BIOS ile anakart ile sunulan özellikleri değiştirebildiğimiz gibi, sistemin daha iyi çalışması, uyumsuzlukları gidermek için bir takım ayarlamalar yapılabilir. Örneğin, entegre olarak ses kartı taşıyan anakartın BIOS’una girerek ses özelliğini iptal ettiğimizde işletim sistemi artık bu ses kartını algılayamayacaktır. Biraz önce de bahsettiğimiz gibi BIOS, bir yazılım olduğundan, anakartın dengeli + performanslı çalışması için kullanıcılara ayar yapma olanağı sunuyor.


BIOS, sadece okunabilir bellek tipi olan EEPROM üzerine kaydedilir.
BIOS’u şöyle özetlersek sanırım akıllarda daha kalıcı olacak: “BIOS, anakartınızın özelliklerini belirleyen/değiştirebilen ve üzerine takılı olan donanımların çalışması için gereken parametreleri kullandığınız işletim sistemine aktaran minik bir işletim sistemidir.”

BIOS’lar ufak işletim sistemi gibidir dedik ya, farklı farklı markaların ürettikleri farklı BIOS’lar var. Bunlar AWARD, AMI ve Phoenix BIOS. Phoenix BIOS ile AWARD BIOS birleşerek, bazı anakartlarda ikisinin ortak ürünü olan BIOS’lardan kullanılmaya başlandı.

BIOS ile Diğer Donanımlar Arasındaki İlişki

BIOS’un minik bir işletim sistemini öğrendikten sonra, diğer donanımlar ile arasındaki bağa biraz daha yakından bakarsak, bu konuyu biraz daha pekiştirmiş olacağız.

BIOS’un görevlerini kategorize etmek mümkün:

#Anakartın üzerine takılı olan donanımların çalışması için gereken parametreleri ve adresleri tayin etmek.
#Anakart tarafından desteklenen özellikleri kapatmak/açmak ve bu özelliklerin değerlerini değiştirmek/gözlemlemek.

BIOS, üzerine takılı olan donanımların çalışma adreslerini kullandığınız işletim sistemine bildirerek onların doğru düzgün çalışmasına olanak tanıyor. Normal şartlarda BIOS, aygıtların çalışma adreslerini biraz cömert davranarak işletim sistemine yaptırmayı uygun görüyor. Ama bu her zaman işleyen bir yöntem değil. Kalabalık ek donanıma sahip bir sistemde, bazı donanımların “çalışma adresleri”, kullandığınız işletim sistemi tarafından aynı atanınca, çakışma dediğimiz olay ortaya çıkıyor. Donanımlar kendi aralarında, “burası benim, şurası senin” gibi kavga ederler ara sıra. Çoğu zaman, aynı “çalışma adresine” sahip donanımlar kendi aralarında bu yeri paylaşarak sorun çıkartmazken, bazılar ise inatçılık eder ve “yok arkadaş burası illa benim; sen git başka yere yerleş” şeklinde uyumsuzluk çıkarabilir. Bu sayede iki donanım da birbirine küser ve ikisi de çalışmaz. Ama, BIOS’a girip, aygıtların kullanması gerektiği çalışma adreslerini (IRQ,DMA vs.) kendiniz belirlediğinizde bütün her şey kuzu kuzu çalışmasına devam eder.


Anakarta takılı olan aygıtların kullandığı adresler BIOS tarafından gösteriliyor.
Diğer taraftan, örneğin, anakartın açılışta ilk olarak hangi aygıtı (HDD, Floppy, SCSI) kullanmasını istiyorsanız, bunu BIOS’dan halledebilmeniz mümkün. İşte bu örnekte olduğu gibi, anakartınızın desteklediği özelliklerini bu şekilde kullanabiliyorsunuz / değiştirebiliyorsunuz.

CMOS Nedir?

BIOS bir yazılımdır ve sadece okunabilir bellek üzerindedir. Sadece okunabilir olduğu için BIOS üzerinde yaptığımız değişikliklerin bir yere kaydedilmesi gerekiyor. BIOS’da ayarları değiştirdiğimizde bu ayarlar CMOS(Complimentary Metal Oxide Semiconductor) denilen bir bellek çeşidine kaydedilir. Bilgilerin burada tutulması için bir pil ile CMOS sürekli beslenir ve kaydettiğimiz ayarların burada sürekli kalmasını sağlarız.


BIOS çipi ve değiştirdiğiniz ayarları saklamak için kullanılan pil yan yana.
Sistem açıldığında, CMOS’da bizim ayarladığımız ayarları okur. BIOS’da bir takım ayarlar yaptıktan sonra sistem açılmazsa kullanıcılara “CMOS’u sıfırlayın” diye öneri getiririz. CMOS’u sıfırlamanın bir diğer anlamı, BIOS ayarlarını orijinaline döndürmektir.

Kaydettiğiniz ayarlar bir süre sonra kayboluyor ise ve sık sık CMOS Checksum error hatası alıyorsanız, anakartınızın üzerinde bulunan pili değiştirmeniz gerekiyor. Bu da sorununuz çözmezse, CMOS yongası bozulmuş demektir.

BIOS Nasıl Çalışır?

BIOS’un sistem açılışında görev aldığını söyledik. Fakat nasıl görev alıyor? BIOS’un sistemi açana kadar yaptığı işlemler nelerdir? İsterseniz aşama aşama BIOS’un sistem açılışında neler yaptığına bakalım.

Güç düğmesine bastığımızda ilk olarak CMOS’a kaydettiğimiz ayarlar okunur ve donanımların kesmelerine bakılır. BIOS’un kontrol ettiği ilk şey, grafik kartının çalışıp çalışmadığıdır. Grafik kartının da üzerinde bulunan BIOS vasıtasıyla, kullanılan bellek tipi ve grafik işlemcisi hakkında bilgiler okunur.
Bir sonraki adım, yapılacak olan bellek okuma/yazma testleridir. BIOS, RAM’in her adresinde okuma/yazma testleri yaparak onu denetler. PS/2 veya USB portları kontrol edilerek, klavye ve fareye sahip olmadığınız tespit edilir. Eğer tespit edilmezse size hata mesajı sunulur. Fakat BIOS’da ayar değişikliğine gidip “Hata olduğunda beni uyarma” seçeneğini seçtiyseniz, uyarılmayacaksınızdır. Anakarta entegre olan veya monte edilen PCI arabirimini kullanan aygıtları kontrol eder. Eğer BIOS hata algılarsa, bunu sizlere sesli olarak veya yazılı olarak iletir. Sesli iletim, eğer anakart üreticisi kendisi özel bir sistem geliştirmediyse, bip sesiyle olur

BIOS, PC’nin açılması için gerekli bir yapı. O olmadan PC’yi maalesef açamayız. Güç düğmesine bastıktan hemen sonra BIOS devreye giriyor ve POST (Power OnSelf Test) denen kısa bir analiz-test yapıyor. Bu analiz ile birlikte, üzerine takılı olan PnP (Tak ve Çalıştır) aygıtları tanımaya çalışıyor. Bir aksilik olduğunda bunu size yazılı mesaj olarak ya da ses ile bildiriyor. BIOS, -diğer anlamda- PC’nizin boot etmesi için gereken bir sistemdir. BIOS olmaz ise, sistem açılmıyor.

Açılış esnasındaki test ve tanıma işlemi bittikten sonra BIOS bize bazı bilgileri görüntüler. Bunlar, işlemci, veri saklama cihazları, bellek miktarı ve tipi, BIOS modeli ve tarihidir.

Sistemin açılışına geçilmeden önce SCSI veya ekstra IDE kontrolcülerin BIOS’ları görüntülenir ve CMOS’a kaydedilen açılış esnasında ilk olarak hangi veri saklama cihazından sistemi açacağımıza bakarak, o cihazdan sistemi açar. (Boot Sequence) Eğer belirlenen sıradaki ilk cihazda geçerli bir açılış sistemi bulunmazsa, listedeki bir sonraki aygıta bakılır.

Temel olarak BIOS’un çalışma prensibi böyle. Tabii, olay bizim özetlediğimiz kadar basit değil. Bilgisayarınız düğmesine bastıktan sonra işletim sisteminin açılışına kadar geçen kısacık sürede BIOS son derece önemli ve fazla işler yapıyor.

BIOS’a Giriş

BIOS’un ne olduğundan, görevinden ve öneminden bahsettik. Peki, BIOS ayarlarını nasıl değiştirebiliriz? BIOS ayarlarını değiştirmek için BIOS’a girmek gerekiyor. Bu nasıl olacak, buna bakalım.

Güç düğmesine bastıktan BIOS’un b,ilgisayarı sınadığı bir ekran karşımıza gelir. Bu ekrana POST ekranı deriz. PoST ekranında, bize işlemcimizin hızı, bellek miktarı ve veri saklama cihazları belirtilir. Tam bu esnada, ekranın altında “Press DEL to Enter Setup” ifadesi belirir. BIOS ayarlarına erişmek için DEL tuşuna basmak gerekiyor.


Bilgisayarınız açıldığı anda ekranın altında BIOS’a nasıl gireceğiniz yazar. Burada [DEL] tuşuna basmamızı istiyor.
Bazı güncel anakartlar POST ekranı yerine, kendi markalarını gösteren tam ekran logolar yer alır. Bu logoların arka planında bizim klasik işlemler devam eder. Fakat bu görüntü yerine, anakart üreticileri göze hitap eden logolar sunmayı tercih edebilir. Böyle bir durumda, TAB tuşuna basarak bu logoyu atlatıp klasik POST ekranına dönebilirsiniz.

Farklı anakart üreticilerinde BIOS’a girmek için gereken tuş kombinasyonu farklı olabiliyor. Genelde DEL tuşunu kullanılırken, bazı anakartlarda F1 veya F2 tuşları kullanılabiliyor. BIOS’a girmek için kullanacağınız tuş(lar) POST ekranında belirtilir

BIOS Ayarları: Nedir, Ne Değildir?

BIOS’a girildiğinde çok gizemli menüler sizleri karşılayacak. Ne işer yaradığını hemen hemen herkesin bilmediği bir ton ayar ve seçenek bulunuyor. BIOS’da bulunan ayarların çok büyük bir bölümünü değiştirmeye gerek duymasak da, bu ayarların ne işe yaradığını bilmek olası sorunlara karşı daha bilinçli hareket etmemize olanak sağlayacak. Sırf sorun çıktığında değil, BIOS’da yapacağınız ayarlamalar ile sisteminizin performansını ve stabilitesini artırmanız da mümkün olabilecek.

Yazımızın başlarında da, farklı firmaların BIOS’unun bulunduğundan bahsedip, bunların AWARD, AMI ve Phoenix olduğunu söyledik. Hemen aklımıza bir soru gelecektir : BIOS ayarları, bu BIOS sistemlerine göre farklılık göstermiyor mu? Hepsinde aynı görevleri yapan ayarlar bulunuyor. Ama bazen ifade edilme tarzları farklılık gösterebiliyor. Bazı firmalar ise, BIOS’una kendine has özellikler ekleyebiliyor. Mesela Abit, kendi anakartlarındaki BIOS’larına Soft Menu II&III bölümünü ekleyerek, işlemci hız-voltaj ayarlarının buradan yapılmasına olanak sağlıyor.


Çoğu anakartta kullanılan AWARD BIOS’dan bir görüntü.
Bir de arabirim farklılığı olabiliyor. Örneğin AWARD(Phoenix) BIOS’un şu anda iki farklı sürümü bulunuyor. Birisi Moduler diğeri ise Medallion. Award Moduler BIOS, hepimizin aşina olduğu BIOS arabirimine sahip. Award Medallion BIOS ise, Phoenix BIOS’un arabirimi ile AWARD BIOS’un özelliklerinin karışmasından oluşmuş. Zira birkaç yıl önce Award BIOS ile Phoenix BIOS birleşmişti. Diğer taraftan ise, anlatacağımız ayarlar bütün BIOS’lar için geçerli. Farklı ayarlar söz konusu olduğunda ayrı bir paragraf açıp bunları işaret edeceğiz.

İsterseniz, ortak BIOS ayarlarının ne işe yaradığına teker teker bakmaya başlayalım.

NOT: Anlatacağımız BIOS ayarları, Award Moduler&Medallion BIOS Ver.6.00 ve AMI BIOS Ver.1.21C baz alınarak hazırlanmıştır.

Ön-Not 1: Ayarları değiştirmek için <+> ve <-> tuşlarını kullanabilirsiniz.
Ön-Not 2: Enabled : Etkin – Disabled: İptal edilmiş

Standart CMOS Setup


Bu bölümde, IDE aygıtlarını ayarlayabilir/tanıtabilir, saat/tarihi değiştirebilir, hata kontrol denetiminin özelliklerini değiştirebilirsiniz. Anakartınızı yeni aldığınızda yada pili bittiğinde, genelde bu bölüme girip IDE aygıtlarımızı tanıtır, saati ve tarihi ayarlarız. Diskimiz hangi porta takılıysa, örneğin Primary Master portunun üzerine gidip ENTER tuşuna basmamız onu tanıtmak için genelde yeterli olur. Bu şekilde diskimizin kafa sayısı, silindir sayısı otomatik olarak algılanacaktır. Fakat bazı eski tip hard disklerde bu ayarları kendimiz ayarlamak zorundayız. Bu ayarları kendiniz ayarlamak istiyorsanız, ilgili porta gelip ENTER tuşuna basın ve Access Mode veya Type’ı [user defined] yaparsanız, kafa sayısı gibi ayarları kendiniz ayarlayabilecek konuma geleceksiniz.

Yine bu bölümde, otomatik olarak algılanan bellek miktarı bilginiz olması için size gösterilir.

Dediğimiz gibi, eğer aygıtları otomatik olarak algılatmak istiyorsanız, ilgili IDE portunun üzerine gelip ENTER’a basın. Eğer, IDE aygıtı takılmayan kanallar var ise, bu bölümleri <-><+> tuşları ile None konumuna getirin.

–Drive A/B:Bu bölüm disket sürücünüz içindir. PC’lere iki tane disket sürücü takılabildiği için A ve B seçenekleri konmuş. Bir tane disket sürücünüz varsa, bunlardan bir tanesini ayarlayıp, diğerini None(yani sürücü yok) yapmanız gerekiyor. Günümüzde disket sürücüler genelde 1.44 MB 3.5 in. Olduğundan bu ayar bu şekilde yapılır. Bazı sürücüler 2.88 MB’lık disketleri de okuyabilmesine karşın, bu diskler piyasada yok. Eğer A’yı None yapıp, B’yi 1,44 MB 3.5 in olarak ayarlarsanız, disket sürücünüz harfi A değil, B olur.
–Floppy 3 Mode Support:1,2 MB’lık bazı disketleri okuyabilen disket sürücüye sahipseniz bu ayarı etkin hale getirip sürücü harfini göstermelisiniz. Ama bu disket sürücülerden ülkemizde olmadığı için bu ayarın [Disabled] olması gerekiyor. Yeni anakartların bir kısmında bu ayar bulunmuyor
–Video:Bu seçenek ekran kartınızın türünü belirler. CGA 40, CGA 80, Mono türündekiler artık çok eskide kaldığından bu ayar EGA/VGA şeklinde kalmalıdır
–Halt On:Sistem açılırken BIOS’un karşılaştığı hangi bir hatada/hatalarda sistemi durduracağını belirler. “All Errors” seçeneği aktif iken, BIOS’un karşılaştığı her hatada sistem durur ve size hata mesajı belirtir. “All, But Diskette” seçeneği, disket sürücü hataları hariç diğer hataların hepsine sistem kendini açılışta durdurur. “No Errors” seçeneği seçildiğinde sistem herhangi bir hatayı gözetmeksizin açılışına devam etmeye çalışır. Fakat hataları görebilmek amacıyla bu seçeneğin “All Errors” şeklinde kalması tavsiye edilebilir.

Advanced BIOS Features Setup


Sistem özelliklerini belirleyen ayarları bu bölümden değiştirebilir, iptal edebilir, etkin hale getirebilirsiniz. Bu bölümdeki bazı ayarlar, default halde, yani BIOS’un kendisinin önerdiği halde kalmalıdır. Bu arada, ekranın alt bölümünde, ayarları nasıl değiştireceğiniz ve nasıl yardım alabileceğiniz ile ilgili ayarlar mevcut.

–Virus Warning:Eğer bu ayar etkin edilirse (enabled), harddisk(ler)inizin boot bölümüne bilgi yazılmaya çalışıldığı zaman bir uyarı mesajı çıkarır. Bu özellik normalde iptal edilmiş halde [Disabled] geliyor. Eğer işletim sistemi yüklerken sorun çıkmamasını istiyorsanız, bu ayarın [Disabled] konumunda olmasına özen gösterin. İşletim sistemini yükledikten sonra bu ayarı aktif konuma [Enabled] getirebilirsiniz. Bu ayar bir virus koruması değildir.
–CPU Internal Cache: Şu saatten sonra takacağınız tüm işlemciler Internal Cache, yani Level1 Cache’e sahip olduğundan, bu ayar [Enabled] konumunda olmalıdır.
–External Cache:Kullandığınız işlemci eğer ikincil seviye tampon bellek taşıyorsa, ki artık satılan tüm işlemciler taşıyor, bu ayarı da [Enabled] konumuna getirmeniz gerekiyor. Performans açısından bu ayar çok önemli olduğundan, bu ayara dikkat etmenizi öneriyoruz.
–CPU Level2 Cache ECC Checking:Level2 Cache (2. seviye önbellek)’i hata düzeltme özelliğini kapatıp açmaya yarar. Gözle görülmeyen çok ufak bir performans düşüşü olsa da, bu ayarı açık konumda tutmanız önerilir. [Enabled]
–Quick Power On Self Test:Bu ayar aktif konumda iken [Enabled], BIOS, test-analiz etme süresini kısaltarak, bilgisayarın açılmasını hızlandırabilirsiniz. Örneğin bu ayar [Enabled] konumunda iken, bellek sadece 1 kere sayılacaktır. Aksi takdirde 3 kere sayılır. NOT: AWARD Medallion BIOS’da, “Quick Power On Self Test” ayarı, Boot menüsünde bulunuyor.
–First/Second/Third Boot Device:Sisteminiz açılırken, ilk olarak hangi aygıttan açılmayı deneyeceğini ayarlamak içindir. First Boot Device ayarını [HDD-0] moduna getirirseniz, BIOS diğer boot edilebilir aygıtları aramadan işletim sisteminizi yükleyecektir. Bilgisayarınız Disket veya CD-Sürücüden açmanız icap ettiğinde, First Boot Device seçeneğini değiştirebilirsiniz. NOT: AWARD Medallion BIOS’da, Boot sırasını seçmek için Boot menüsüne gitmeniz gerekiyor.
–Boot Other Device:Bu ayara [Enabled] edildiğinde, BIOS belirlediğiniz birinci, ikinci ve üçüncü boot aygıtlar içinde boot edilebilir bir ortam bulamaz ise, boot edilebilir bir medya bulabilmek için diğer aygıtlara bakar
–Swap Floppy Drive:Eğer sisteminizde iki tane disket sürücü var ise, bu ayarı etkin ederseniz [Enabled], A sürücüsü B gibi; B sürücüsü de A sürücüsü gibi davranacaktır.
–Boot Up Floppy Seek:Eğer bu ayar [Enabled] konumuna getirilirse, BIOS disket sürücünüzün 40 veya 80 izli olup olmadığını kontrol eder. Sadece başlangıçta bu kontrol yapılır. [Disabled] ederseniz, sistem çalıştığı esnada kafası estikçe disket sürücüyü kontrol edebilir. Dolayısı ile bu ayar [Enabled] konumunda kalmalıdır.
–Boot Up Numlock Status:Bu ayar aktif hale geldiğinde [Enabled], açılışta otomatik olarak Num Lock’u açar. [Enabled] olarak kalmasını öneririz.
–Gate A20 Option: Bu ayar ile A20 kapısının nasıl işleneceğini belirler. A20 kapısı, 1 MB’tan büyük bellekleri adreslemek için, önceden klavyelerde kullanılan bir aygıt idi. Şu anda anakartlar bu özelliği kendi üzerilerinde taşımaktadır. Bu ayarı önerilen seçenekte bırakmak faydalı olacaktır. [Normal] seçeneği varsayılan değerdir.
–Typematic Rate Setting:[Enabled] konumundaysa, aşağıdaki iki ayarı değiştirebilirsiniz:
–Typematic Rate:Basılı tutulan klavye tuşlarını sistemin algılama hızını belirler. Örneğin, 6 seçiliyse, bir tuşu basılı tuttuğunuzda saniyede 6 karakter yazar.
–Typematic Delay:Bir klavye tuşu basılı tutulduğunda, ilk karakterin görüntülenmesi ile ikinci karakterin görüntülenmesi arasındaki gecikme süresini belirler. Bu ayar 250, 500, 750 ve 1000 milisaniye olarak seçilebilir.
–Security Option:BIOS’a şifre koyduğunuzda, güvenlik sorgulamasının nerede yapılacağını buradan seçiyorsunuz. Örneğin [Setup] ayarı seçildiğinde, BIOS’a şifre koysanız bile, sistem normal bir şekilde açılacak ama BIOS Setup’a girdiğinizde şifre isteyecektir. Aynı şekilde, [System] ayarı seçilirse, şifre sorgulaması açılışta da yapılacaktır. İlerleyen bölümlerde sisteme nasıl şifre koyacağınızı anlatacağız.
–APIC Mode:APIC özelliği, yeni anakartlarda gelen bir özellik. APIC, bir diğer değişle gelişmiş programlanabilir kesme kontrolcüsü, eski programlanabilir kesme kontrolcüsünün yerini alarak daha fazla IRQ adreslenmesine olanak tanıyor. Aynı zamanda çoklu işlemci desteği sunuyor. Bu ayar genelde çok işlemcili anakartlarda bulunurken artık yeni nesil anakartlarda da bulunuyor. Bu özellik, NT çekirdekli Windows 2000 ve XP tarafından desteklenirken, 9x çekirdekli işletim sistemleri tarafından desteklenmiyor. [Enabled] konumunda olmasını öneriyoruz.
–MPS Version Control For OS:Çok işlemcili sistem kullanıldığında, bu ayar kullanılarak çok işlemcili sistem spesifikasyonu belirlenebilir. İki farklı versiyon bulunuyor. 1.1 ve 1.4. 1.4, 1.1’e göre birden fazla PCI veriyolu desteğini sunuyor. 1.4 desteğini sunan işletim sistemlerinde, (NT çekirdekli ve Linux’da) bu ayar 1.4 yapılmalı. Aksi halde 1.1 olmalı. Başta belirttiğimiz gibi, bu ayar çok işlemcili sistemler için geçerli.
–OS Select for DRAM > 64 MB:Eğer 64 MB’dan fazla bellek ile IBM’in OS/2 işletim sistemini kullanıyorsanız, bu ayarı [Enabled] konumuna getirmelisiniz. Aksi takdirde, [Disabled] konumunda olmalıdır.
–Video BIOS Shadow:Enabled] konumunda iken, Ekran Kartının BIOS bilgilerini RAM’a aktararak, bu bilgilere hızlı ulaşımı sağlar.
–xxxxxx – xxxxxx Shadow:Sisteminize taktığınız diğer ROM’a sahip kartların ROM bilgilerini RAM’a aktarmak için kullanılan ayardır. Bu işlemi yapabilmek için, kartların bulunduğu adresleri bilmeniz gerekiyor. Ayrıca, her ROM’un belleğe aktarımı, 640K ile 1024K arasında bir bellek alanı tükettiğinden, bu ayarların hepsinin [Disabled] konumunda olması önerilir. Yeni anakartlarda bu seçenek yoktur.

17 Tuşlu Fare

17 Tuşlu Fare

17 Tuşlu Fare

WoW ve diğer MMORPG oyunlarını oynayanlar Razor Naqa ile birden fazla eli varmış qibi olacaklar.

MMORPG tutkunları oyun oynarken, büyük bir hızla çok sayıda tuşa basmak zorunda kalıyorlar. Bu zorluğun üstesinden qelip daha hızlı ve etkili olabilmek için makro atayabileceğiniz klavye ve fare setleri uzun süredir piyasadalar. Çok tuşlu ve yaratıcı tasarımlara sahip olan klavyeleri qörmeye alışmıştık ancak fare konusunda aynı şeyleri söylemek zordu. Ta ki Razor Naqa’yi qörene kadar.


Bu şık fareye üst taraftan baktığınızda sadece dış tasarım açısından etkileyici olduğunu düşünebilirsiniz fakat baş parmağınızın olduğu yere denk qelen bölüme bakınca Naqa’nın asıl özelliğini qörüyorsunuz. Bu bölümde tam tamına 12 adet tuş bulunuyor. Bunlara atayacağınız makrolarla klavyeyi kullanan eliniz daha özqür kalacak.


Üst tarafında bulunan 5 adet tuşla beraber toplamda 17 adet tuşa sahip olan Razor Naqa’nın piyasaya çıkış fiyatı ise 80 dolar.

https://www.ekinoxcomputer.net/genel/17-tuslu-fare.html

*.DBF Dosyası Uzantısı Nedir, Nasıl açılır ? *. DBF files extensions.

*.DBF Dosyası Uzantısı Nedir, NasıI açıIır ? *. DBF fiIes extensions.


Dosya Adı DBF Dosyası
Dosyanın Tam Adı Dbase Veritabanı dosyası
Dosya AçıkIaması:Veritabanı dosyasıdır. içersinde Iiste haIinde biIgiIer buInuur. müşteri Iistesi, öğrenci Iistesi vb.

Açmak için: DeIphi ve Microsoft Access programIarı kuIIanıIabiIir.

Microsoft Access nerede?
Ofis paketinde buIunur. ama kuruIum sırasında beIirtiImediği taktirde standart oIarak kuruImaz. Kurmaya başIarken ÖZEL seçeneğini işaretIeyip sonra Iisteden Access özeIIiğini işaretIerseniz kuruIur.

Access Türkçedir. Dosya ->Aç diyerek DBF dosyasını açabiIrisiniz.
KuIIanıIan ProgramIar: Microsoft Access, DeIphi
GerekIi ProgramIarın adresi
www.dbase.com

İşlemciler Nasıl Çalışır?

İşlemciler Nasıl Çalışır?

Mantık Kapıları ve Boolean Mantığı
Hangi işlemciyi kullanırsanız kullanın çalışma prensibi aynıdır: Bir işlemci elektriksel sinyalleri 0 ve 1 (ikili sistemle çalışan bilgisayarlarımız için anlamlı olan tek değerler) şeklinde alır ve verilen komuta göre bunları değiştirerek sonucu yine 0′lardan ve 1′lerden oluşan çıktılar halinde verir. Sinyal yollandığı zaman ilgili hatta bulunan voltaj o sinyalin değerini verir. Örneğin 3.3 voltla çalışan bir sistemde 3.3 voltluk bir sinyal 1, 0 voltluk bir sinyal de 0 değerini üretir.
İşlemciler aldıkları sinyallere göre karar verip çıktı oluştururlar. Karar verme işlemi her biri en az bir transistörden oluşan mantık kapılarında yapılır. Transistörler, girişlerine uygulanan akım kombinasyolarına göre devreyi açıp kapayabilen ve bu sayede de elektronik bir anahtar görevi gören yarıiletken devre elemanlarıdır. Modern işlemcilerde bu transistörlerden milyonlarca tanesi aynı anda çalışarak çok karmaşık mantık hesaplarını yapabilirler. Mantık kapıları karar verirken (yani akımın geçip geçmeyeceğini belirlerken) Boolean Mantığı’nı kullanırlar. Temel Boolean operatörleri AND (ve), OR (veya) ve NOT’tır (değil). Bu temel operatörlerle birlikte bunların değişik kombinasyonları kullanılır, NAND (not AND) gibi.
Bir AND kapısının 1 değerini verebilmesi (yani akımı iletebilmesi için) iki girişindeki değerin de 1 olması (yani iki girişinde de akım olması) gerekir. Aksi takdirde 0 değerini verecek; yani akımı iletmeyecektir. OR kapısında ise akımın iletilmesi için girişlerin ikisinde de akım olmalı veya ikisinde de akım olmamalıdır. NOT kapısı ise girşindeki değerin terisini çıkışına verir.

OR Kapısı

A B Q 0 0 0 0 1 1 1 0 1 1 1 1

AND Kapısı
A B Q 0 0 0 0 1 0 1 0 0 1 1 1

NOT Kapısı
A Q 0 1 1 0

NAND kapıları çok kullanışlıdır, çünkü bu kapılar sadece iki transistör kullanarak üç transistörlü AND kapılarından daha fazla işlevsellik sağlarlar.
NAND Kapısı
A B Q 0 0 1 0 1 1 1 0 1 1 1 0

Bunların yanında NOR (not OR), XOR (eXclusive OR) ve XNOR (eXclusive not OR) gibi değişik kapıların değişik kombinasyonlarından oluşan ve çok daha farklı aritmetik ve mantık işlemleri için kullanılan kapılar vardır.
Bu mantık kapıları dijital anahtarlarla beraber çalışırlar. Oda boyutundaki bilgisayarların zamanında bunlar bildiğimiz fiziksel anahtarlardı fakat günümüzde MOSFET (Metal-Oxide Semiconductor Field-Effect Transistor) denen bir çeşit transistör kullanılır. Bu transistörün basit ama hayati öneme sahip bir görevi vardır: Voltaj uygulandığında devreyi açarak veya kapatarak tepki verir. Genel olarak kullanılan MOSFET türü, üst sınırda veya ona yakın voltaja sebep olan bir akım uygulandığında devreyi açar, uygulanan voltaj 0′a yaklaşınca da devreyi kapatır. Bir programın verdiği komutlara göre milyonlarca MOSFET aynı anda çalışarak gerekli sonucu bulmak için akımı gerekli mantık kapılarına yönlendirir. Her mantık kapısı bir veya daha fazla transistör içerir ve her transistör akımı öyle kontrol eder ki, sonuçta devre kapalıyken açılır, açıkken kapanır veya mevcut durumunu korur.

AND ve OR kapılarının şemalarına bakarak nasıl çalıştıkları hakkında fikir sahibi olabiliriz. Bu iki kapıda iki sinyal alıp onlardan bir sinyal üretir. AND kapısından akım geçmesi için girişlerine uygulanan sinyallerinin ikisinin düşük de voltajlı (0) veya ikisinin de yüksek voltajlı (1) olması gerekir. OR kapısında ise giriş sinyallerinden birinin değerinin 1 olması yeterlidir akımın geçmesi için.
Her girişteki elektrik akışını o girişin transistörü belirler. Bu transistörler devrelerden bağımsız ayrı elemanlar değillerdir. Çok miktarda transistör yarı-iletken bir maddenin (çoğu zaman silikonun) üzerine yerleştirilip kablolar ve dış bağlantılar olmadan birbirine bağlanır. Bu yapılara entegre devre denir ve ancak bu entegre devreler sayesinde karmaşık mikroişlemci tasarımları yapılabilir.
Güncel işlemciler mikroskobik boyuttaki transistörlerin dirençler, kondansatörler ve diyotlarla bir araya getirilmesinden oluşan milyonlarca karmaşık mantık kapısından oluşur. Mantık kapıları entegre devreleri oluştururken entegre devreler de elektronik sistemleri oluşturur.

CISC ve RISC Kavramları
Yıllar geçtikçe iki işlemci ailesi piyasaya hakim olmaya başladı: Intel Pentium ve Motorola PowerPC. Bu iki işlemci aynı zamanda uzun yıllar boyunca kullanılacak ve günümüze kadar değişmeyecek iki farklı mimariye sahiplerdi.
CISC (Complex Instruction Set Computer), geleneksel bilgisayar mimarisidir. İşlemci kendi üzerinde bulunan microcode adlı minyatür bir yazılımı kullanarak komut setlerini çalıştırır. Bu sayede komut setleri değişik uzunluklarda olabilir ve bütün adresleme modellerini kullanabilirler. Bunun dezavantajı çalışmak için daha karmaşık bir devre tasarımına ihtiyaç duyulmasıdır.
İşlemci üreticileri daha komlpleks (ve güçlü) işlemciler üretmek için sürekli daha büyük komut setleri kullandılar. 1974 yılında IBM’den John Cocke bir çipin daha az komutla çalışabilmesi gerektiğini düşündü ve ortaya sadece sınırlı sayıda komut setleri kullanabilen RISC (Reduced Instruction Set Computer) mimarisi çıktı. Bu mimaride komutların uzunluğu sabittir ve bu yüzden de direk olmayan adresleme modu kullanılamaz. Sadece tek bir saat döngüsünde veya daha az sürede çalıştırabilecek komutlar işleme konabilir. RISC işlemcilerin en büyük avantajları komutları çok çabuk işleyebilmeleridir çünkü bu mimaride komutlar çok basittir. Bu sayede RISC işlemcileri tasarlayıp üretmek daha ucuzdur, çünkü bu basit komutlar için daha az transistör ve daha basit devreler gerekir.
En Basit Haliyle Bir İşlemci

* Execution Unit (Core=Çekirdek): Bu ünite komutları çalıştırır ve pipeline (işhattı) denen yollarla beslenip tamsayıları kullanarak okuma, değiştirme ve komut çalıştırma işlemlerini yapar. Artimetik hesaplamalar için ALU (Arithmetic and Logic Unit) denen aritmetik ve mantık üniteleri kullanılır, ALU için işlemcilerin yapıtaşıdır diyebiliriz.

* Branch Predictor: Bu ünite bir program çalışırken başka bir satıra atlayacağı zaman hangi satırların işleme konacağını tahmin etmeye çalışarak Prefetch (komutların bellekten ne zaman çağrılacağına karar verir ve komutları Decode ünitesine doğru sırayla gönderir) ve Decode (bu ünite de kompleks makina dili komutlarını ALU’nun ve registerların kullanabileceği basit komutlara dönüştürür) ünitelerine hız kazandırmaya çalışır.

* Floating Point Unit: Bu ünite tamsayı olmayan floating point (kayar nokta) hesaplamalarından sorumludur

* L1 Cache: İşlemci için önbellek. Önemli kodlar ve veriler bellekten buraya kopyalanır ve işlemci bunlara daha hızlı ulaşabilir. Kodlar için olan Code ve veriler için olan Data cache olmak üzere ikiye ayrılır. Güncel işlemcilerde L2 (Level 2, 2. seviye) önbellek de bulunur. Önceleri L2 önbellek anakartta bulunurdu. Daha sonra slot işlemciler ortaya çıktı ve işlemci çekirdeğinin de üzerinde bulunduğu kartuj şeklindeki paketlerde önbellek çekirdeğin dışında ama işlemciyle aynı yapıda kullanılmaya başlandı. Bu kısa geçiş döneminden sonraysa önbellek işlemci çekirdeklerine entegre edildi.

* BUS Interface: İşlemciye veri kod karışımını geitirir, bunları ayırarak işlemcinin ünitelerinin kullanmasını sağlar ve sonuçları tekrar birleştirerek dışarı yollar. Bu arayüzün genişliği işlemcinin adresleyebileceği hafızayı belirler. Örneğin 32 bitlik hafıza genişliğine sahip bir işlemci 232 byte (4 GB) hafızayı adresleyebilir ve bu hafızadan aynı anda 32 bit üzerinde işlem yapabilir. Günümüzde masaüstü pazarına 32 bitlik işlemciler hakimken sunucu uygulamarı ve bilimsel çalışmalar için de 64 bitlik işlemciler yaygın olarak kullanılır.

Bir işlemcideki bütün elemalar saat vuruşlarıyla çalışır. Saat hızı bir işlemcinin saniyede ne kadar çevrim yapabileceğini belirler. 200 MHz saat hızı 200 MHz olan bir işlemci kendi içinde saniyede 200 çevrim yapabilir. Her çevrimde işlemcinin ne kadar işlem yapabileceği işlemcinin yapısına göre değişir. Bu saat vuruşları anakart üzerindeki Clock Generator denen yongayla üretilir. Bu yonganın içinde çok hassas kristaller vardır. Bu kristallerin titreşimleri saat vuruşlarını oluşturur.
Program Counter (PC) denen birim içinde çalıştırılacak bir sonraki komutun hafızadaki adresini bulundurur. Bu komutun çalıştırılma zamanı geldiğinde kontrol ünitesi komutu işlenmek üzere hafızadan alır ve işlemci üzerindeki Instruction Register denen bölüme işlenmek üzere aktarır. Yazmaç da diyebileceğimiz registerlar hafızadan verilerin veya kodların yazılabildiği geçici saklama alanlarıdır. İçindeki adresi gerekli yazmaca aktaran PC daha sonra bir arttırılır ve bir sonraki komutun zamanı geldiğinde Instruction Register’a aktarılmak üzere hazırda beklemesi sağlanır.
Komut işlendikten sonra hesaplamayı yapan birim Status Register (SC) denen yazmacın değerini değiştirir, bu yazmaçta bir önceki işlemin sonucu saklıdır. Kontrol ünitesi bu yazmaçtaki değeri kullanarak sonuca göre gerekli komutları çalıştırabilir.
Bu okuduklarınızın tamamı komutun uzunluğuna ve işlemcinin mimarisine göre bir veya daha fazla saat vuruşunda yapılabilir.

Makina Dili
Bir işlemcinin yaptığı işleri temelde üçe ayırabiliriz:
– Bir işlemci ALU’sunu veya FPU’sunu kullanarak tamsayılarla ve ondalık sayılarla matematiksel işlemleri yapabilir
– Verileri bir bellek alanından diğerine hareket ettirebilir.
– Verdiği karara göre bir programın farklı bir satırına atlayıp yeni bir komut çalıştırabilir.
Bir programcının rahatlıkla anlayabileceği gibi bu üç temel işlem bir programı çalıştırmak için yeterlidir. işlemciler komutları bizim yazdıklarımızdan çok daha farklı bir şekilde algılarlar. Bir komut bit (binary digit, 0 veya 1 değerini alabilen ikili sistemdeki basamaklar) dizilerinden oluşur fakat bu bit dizilerini akılda tutmak çok zordur. Bu yüzden komutlar bit dizileri yerine kısa kelimelerle ifade edilir ve bu kelimelerden oluşan dile Assembly Dili denir. Bir assembler bu kelimeleri bit dizilerine çevirerek işlemcinin anlayabileceği şekilde hafızaya yerleştirir. Komutlara örnek verelim:

* LOADA mem  bellek adresini A yazmacına yükle
* LOADB mem – bellek adresini B yazmacına yükle
* CONB con  B yazmacına sabit bir değer ata
* SAVEB mem  B yazmacını bellek adresine kaydet
* SAVEC mem – C yazmacını bellek adresine kaydet
* ADD  A ile B’yi toplayıp sonucu C’ye kaydet
* SUB  A’dan B’yi çıkartıp sonucu C’ye kaydet
* MUL  A ile B’yi çarpıp sonucu C’ye kaydet
* DIV  A’yı B’ye bölüp sonucu C’ye kaydet
* COM  A ile B’yi karşılaşıtırıp sonucu teste kaydet
* JUMP addr  adrese atla
* JEQ addr  eşitse adrese atla
* JNEQ addr  eşit değilse adrese atla
* JG addr  büyükse adrese atla
* JGE addr  büyük veya eşitse adrese atla
* JL addr  küçükse adrese atla
* JLE addr  küçük veya eşitse adrese atla
* STOP  işlemi durdur

Şimdi aşağıdaki C kodlarının assembly diline derlendikten sonra neye benzediklerine bakalım.
a=1;
f=1;
while (a <= 5)
{
f = f * a;
a = a + 1;
}
C bilmeyenler için kısaca anlatmakta fayda var: a değişkeni 5 olana kadar her seferinde bir arttırılarak f değişkeninin değeriyle çarpılıyor ve f değişkeninin değeri 5 faktöryel oluyor. Küme parantezleri içindeki while döngüsü bittikten sonra parantez içindeki koşul tekrar kontrol ediliyor ve doğru olduğu sürece döngü tekrar tekrar işleme konuyor.
Bir C derleyicisi bu kodları assembly diline çevirir. RAM’in 128, assembly programını barındıran ROM’un da 0 numaralı hafıza adresinden başladığını varsayarsak işemcimiz için yukarıdaki C kodları aşağıdaki şekilde görünür:
// adres 128′deki a’yı al
// adres 129′daki f’i al
0 CONB 1 // a=1;
1 SAVEB 128
2 CONB 1 // f=1;
3 SAVEB 129
4 LOADA 128 // a>5 ise 17′ye atla
5 CONB 5
6 COM
7 JG 17
8 LOADA 129 // f=f*a;
9 LOADB 128
10 MUL
11 SAVEC 129
12 LOADA 128 // a=a+1;
13 CONB 1
14 ADD
15 SAVEC 128
16 JUMP 4 // 4. satırdaki if koşuluna geri dön
17 STOP
Şimdi bu komutların hafızada nasıl göründüğüne bakalım. Bütün komutlar ikili sistemdeki sayılarla gösterilmeli. Bunun için her komuta opcode denen bir numara verilir:

* LOADA – 1
* LOADB – 2
* CONB – 3
* SAVEB – 4
* SAVEC mem – 5
* ADD – 6
* SUB – 7
* MUL – 8
* DIV – 9
* COM – 10
* JUMP addr – 11
* JEQ addr – 12
* JNEQ addr – 13
* JG addr – 14
* JGE addr – 15
* JL addr – 16
* JLE addr – 17
* STOP – 18

Programımız ROM’da şöyle gözükür:
// adres 128′deki a’yı al
// adres 129′daki f’i al
Addr opcode/value
0 3 // CONB 1
1 1
2 4 // SAVEB 128
3 128
4 3 // CONB 1
5 1
6 4 // SAVEB 129
7 129
8 1 // LOADA 128
9 128
10 3 // CONB 5
11 5
12 10 // COM
13 14 // JG 17
14 31
15 1 // LOADA 129
16 129
17 2 // LOADB 128
18 128
19 8 // MUL
20 5 // SAVEC 129
21 129
22 1 // LOADA 128
23 128
24 3 // CONB 1
25 1
26 6 // ADD
27 5 // SAVEC 128
28 128
29 11 // JUMP 4
30 8
31 18 // STOP
Gördüğünüz gibi C’de 7 satır tutan kod assemblyde 17 satıra çıktı ve ROM’da 31 byte kapladı. Instruction Decoder (komut çözücü, bir önceki başlıkta bahsettiğimiz Decode ünitesi), opcedeları alarak işlemcinin içindeki değişik bileşenleri harekte geçirecek elektriksel sinyallere dönüştürür.

Üretim
İlk işlemciler valflar, ayrık transistörler ve çok kısıtlı bir şekilde entegre edilebilmiş devrelerden oluşuyordu fakat günümüz işlemcileri tek bir silikon yonga üzerine sığabiliyorlar. Çip üretiminde temel madde bir yarıiletken olan silikondur. Üretim sırasında çeşitli işlemler yapılır. Önce silicon ignot denen ilindirik bir yapı üretilir. Bunun hammaddesi saflaştırılmış silikondan elde edilen bir çeşit kristaldir. Daha sonra bu silindirik yapı ince ince dilimlenerek wafer denen dairesel tabakalar oluşturulur. Wafer tabakaları yüzeyleri ayna gibi olana kadar cilalanır. Çipler bu wafer tabakaları üzerinde oluşturulur. Aşağıdaki resimde bir wafer tabakasıyla üzerindeki çipleri görebilirsiniz.

Bios Nedir? Bios Ayarları Nasıl Yapılır?

Bios Nedir?

Bilgisayar donanımlarından anakart üstünde bulunan ve konum itibariyle çok küçük olmasına karşın işlevsel yönden bilgisayarın en temel parçası olan bu aygıt ile bilgisayarın açılış sırasında yapması gereken tüm komutlar ve donanımsal olarak yapılması gereken tüm işlemleri denetleyen ve ayarlamaları üzerinden yapan bir parçadır. Yani bilgisayar açılırken hangi aygıtların hangi sıraya göre okunması gerektiğini, hangi kartların çalıştırılıp çalıştırılamayacağını veya hangi aygıta ne kadar gerilim verilmesi gerektiği gibi konularla birlikte daha birçok uygulamayı yapabilen bir parçadır. Basic Input – Output System (Temel Giriş Çıkış Sistemi) isminden türetilmiştir.
Teknik olarak baktığımız zaman Bioslar, EEPROM olarak adlandırdığımız hafıza entegrelerinin üstüne, anakart ile uyumlu çalışabilecek şekilde çeşitli yazılımların monte edilmesi sonucu oluşturlar. EEPROM (Electrically Erasable Programmable Read-Only Memory) türünde entegreler oluşturularak kullanılan biosların boyutları çok büyük değildir ve yeni nesil anakartlar da yönetilmesi gereken işlemlerin çoğalmasından dolayı daha büyük boyutlara sahip bios lar için Flash Bellek entegreleri kullanılmaktadır. Bu entegrelerin en büyük özelliği elektriksel sinyaller ile hafıza üzerinde değişiklik yapılabilmesidir. Aslında bu entegrelerde EEPROM yapısındadır.
ROM (Read Only Memory) yani sadece okunabilir bellek olarak kullanılan bölümlerinde, firmalar tarafından yüklenen ve özel müdahale haricinde içindeki bilgileri silinemeyen bir yapıya sahiptir. Örnek verecek olursak bios menüsünü açtığımız zaman karşımıza gelen menü veya yazılar ROM bellekte saklandığı için sabittir ve silinemez, fakat bu menülerin içindeki ayarlar biosun farklı bir bölgesindeki kısımları etkilediği için buralarda değişiklikler yapılabilmektedir. Örnek olarak first boot device seçeneğini değiştirdiğimiz zaman Biosun ayar hücrelerinden bir tanesini değiştirmiş oluruz ve bu bilgi bios hafızasına kaydedilir.
Bios hafızasındaki bilgiler elektrik gittiği zaman bile silinmez. Aslında flash bellek yapısında olmasına rağmen bios içindeki bilgileri koruyan bir pil bulunmaktadır. Bu pil çıkarıldığında veya bios resetlendiğinde, kalıcı bölge ROM haricindeki veriler tekrar eski hallerine gelmektedir. Bu nedenle ayar bölgeleri RAM (Random Access Memory) gibi davranmaktadır. Aşağıda bir Bios Entegresinin anakart üzerindeki hali gözükmektedir.

Bu resimdekinin dışında birçok bios şekli ve tasarımı değişik markalarca üretilmektedir. En çok bilinen ve kullanılan markalar;
» Award Bios
» Ami Bios (American Megatrends Inc)
» MR Bios (Microid Research Inc)
» Phoenix Bios (Phoenix Technologies)
Yukarıda saydığımız markalar neredeyse tüm anakart üreticileri tarafından kullanılan bios çeşitleridir. Bu firmalar ise genellikle Winbond, ATMEL, SST gibi chip üreticilerinin ürettiği flash bellek – eeprom entegrelerini kullanmaktadır. Bu bios çeşitlerini kullanan anakart üreticilerinden bazılarını sayacak olursak;
» ABit, AOpen, Asus, Biostar, Epox, GigaByte, DFI, IBM, Intel, Megastar, Asrock, MSI, Toshiba.
Bios Nasıl Çalışır?

Bios içinde firma tarafından üretilen bir yazılım olduğunu söylemiştik. Bu yazılım entegrenin giriş çıkış portlarına çeşitli sinyaller vermektedir ve verilen bu sinyaller yapılan ayar değişikliklerine göre değişim göstermektedir. Çıkış sinyalleri entegre üzerinden gerekli veri yolları kullanılarak gerekli birimlere iletilmektedir. Yani bios tek başına sadece bilgi akışını sağlamaktadır, ayarlamaları teknik olarak yapan birimler genellikle anakart üzerinde kullanılan diğer bölgelerdeki entegre ve elektronik parçalardır.
Örnek verecek olursak işlemcinin çalışma gerilimini bios üzerinden değiştirdiğimiz zaman, bios verilen gerilim ayarını direk olarak işemciye yansıtamamaktadır. İlk olarak regulasyon bölümüne gerekli dijital sinyalleri göndererek ne yapması gerektiğini o bölüme anlatmakta ve bunun sonucunda da regulasyon bölümü biosdan aldığı emri uygulayarak işlemcinin çalışma voltajını, alınan emir doğrultusundaki değere taşımaktadır.
Biosun çevre birimler ile ortak çalışarak değişiklikleri ayarladığını bu örnek ile biraz anlamış olduk. Peki elektrik gittiği zaman bios üzerindeki veriler nasıl silinmiyor diye merak ediyor olabilirsiniz. Bu konu hakkında yukarıda kısa bir açıklama yapmıştık. Bios entegresi elektrik kesilse bile yardımcı bir kaynak olan anakart pilinden enerji sağlamaktadır. Bunun sonucunda sürekli enerji ile beslendiğinden dolayı üzerindeki bilgiler gitmemektedir. Anakart pili çıkarılsa dahi üzerindeki ayar bilgileri gitmekte fakat sabit bilgileri yani bios üreticisi tarafından oluşturulan bilgiler hiçbir zaman gitmemektedir. Aşağıdaki resimde bios ile bios pilinin birlikte görünümü mevcuttur.

Biosun Görevleri Nelerdir?

Yukarıdaki örneklerle çok az bir kısmını anlattığımız bios görevlerine biraz bakacak olursak;
» Başlangıç Sürücüsünü Ayarlar: Bilgisayar açılırken hangi sürücünün önce okunması gerektiğini belirler. Normalde bu ayarda öncelikle harddisktir fakat bazı durumlarda first boot yani ilk sürücünün cd rom olarak belirlenmesi tercih edilir.
» Parça Voltajlarını Ayarlar: Bilgisayar üzerindeki işlemci, ram, ekran kartı, chipset, anakart ve daha birçok parçanın çalışma gerilimlerini biostan değiştirebiliriz. Örnek verecek olursak overclock yapılırken işlemci ve ram gibi parçaların voltajlarını yükseltmek gerekmektedir işte bu ayarları bios yapmaktadır.
» FSB Hızlarını Ayarlar: Bilgisayardaki parçaların FSB yani çalışma frekansları, başka bir değişle o parçanın çalışması için gerekli olan frekans değerlerini de bios ile değiştirebiliriz. Örnek olarak 66MHZ düzeyinde çalışan bir ekran kartının FSB değerini 69 yapabiliriz. Buradaki ama FSB hızı ile parçaları hızlandırmak dolayısıyla bilgisayarı hızlandırmaktır. En çok FSB ayarları değiştirilen parçalar İşlemci ve Ram dir.
» Parçaları Açma-Kapamaya Yarar: Mesela anakart üzerinde bulunan ses veya ethernet kartı gibi kartların aktifleştirilip pasifleştirilmesini sağlar. Bazı durumlarda bu kartları kullanmayabiliriz ve bunları kapatarak güç tasarrufu sağlarız.
» Çalışma İstatistiklerini Gösterir: Bilgisayar çalışırken elde edilen, işlemci sıcaklığı, işlemci voltajı, diğer parça voltajları, anakart sıcaklığı, fsb hızları gibi birçok istatistiği bios menüsü altında görebiliriz.
» Başlangıç Ayarlamalarını Yapar: Bilgisayar açılırken birçok temel bilgi ve ayarı bios üzerinden almaktadır. Bu ayarlamaları bios menüsü altında değiştirebilirsiniz. Ayrıca saat tarih gibi ayarlarda bios menüsünden yapılabilmektedir.
Bu temel özelliklerin dışında biosların birçok görevi daha bulunmaktadır. Fakat hepsine değinmek çok fazla olacağından sadece temel özelliklerinden bahsettik.
Bios Menüsü Nasıl Açılır?

Genellikle üreticilerin birçoğu aynı yöntemi kullanmayı tercih etmişlerdir. Bilgisayarı açtıktan sonra sürekliDelete tuşuna basarak veya basılı tutarak bios menüsüne erişim sağlayabiliriz. Fakat bazı üreticiler farklı erişim yöntemleri sundukları için bunlarda bilgisayar açılırken F1, F2, F10, ESC gibi tuşlara basmak gerekmektedir. Siz ilk olarak Delete tuşuna basarak açma işlemini gerçekleştirmeyi deneyiniz.
Bios Ayarları Nasıl Yapılır?

Bios menüsüne giriş yaptıktan sonra ayarlamaları yapabileceğimiz ana menü karşımıza gelmektedir. Genelde menüler bir kaç çeşittir. Aşağıdaki resimde Phoenix Bios menüsü gözükmektedir.

İşte tüm ayarlamalar bu menüler üzerinden yapılmaktadır. Menü şekilleri farklı bile olsa genellikle isim benzerliği olduğu için size bu resimdeki menüler ve alt menüleri hakkında biraz bilgi verelim;
» Main: Basit ayarlamalar ve bilgilerin bulunduğu menü. Alt menüleri aşağıdadır;
– System Time: Saat ayarını buradan yapabilirsiniz.
– System Date: Tarih ayarını buradan yapabilirsiniz.
– Primary Master: Birinci bölümün ilk sürücüsü
– Primary Slave: Birinci bölümün ikinci sürücüsü
– Keyboard Features: Klavye ayarları buradan yapılmaktadır.
– System Memory: Bios değiştirilemez hafıza büyüklüğü
– Extended Memory: Bios ek hafıza büyüklüğü
» Advanced: Gelişmiş bios ayarları bu bölümde yapılmaktadır.
– Internal Mouse: Dokunmatik mouse ayarı.
– LCD Panel View Expansion: LCD monitörler için geliştirilmiş görüntü özelliği.
– Silent Boot: Açılış özellikleri buradan belirlenir. Logo açılışı, yazılı açılış ve siyah ekran açılışı olarak 3 bölüme ayrılır.
– USB Operation Mode: Usb hızınızı buradan ayarlayınız. USB2.0 ve 1.1 olmak üzere iki seçenek mevcut. Yeni anakartların hepsi usb2.0 standardına göre yapılmaktadır.
– Remote Power On: Lan üzerinden bilgisayarı açmanızı sağlamak için.
– Legacy USB Support: Usb veri yolu desteği.
» Security: Bios güvenlik ayarları bu bölümden yapılmaktadır.
– Set Supervisor Password: Bu şifre ile bios ayar menüsüne sadece şifreyi bilen kullanıcılar girebilecektir. Normalde şifre yoktur.
– Set User Password: Bu şifre ise sadece menü erişim şifresidir. Bir kez girildikten sonra değişiklik yapmak için bir daha sorulmaz. Bu şifreden önce Supervisor şifresi belirlenmelidir. Bu şifre ile giriş yapıldığı zaman bazı menüler aktif olmayacaktır.
– Password on boot: Bu kısımda ise yukarıdaki iki şifreden herhangi biri girildiği zaman ve bu bölüm aktifleştirildiği zaman bilgisayar boot menüsüne girilmese bile açılırken bu şifreyi girmeden devam edemezsiniz. Bilgisayarı açmak için yukarıdaki oluşturduğunuz şifrelerden birini girmeniz yeterlidir.
– Fixed disk boot sector: Boot sektör virüslerine karşı koruma sağlamaktadır. Write Protect aktif iken koruma aktifleşir.
» Boot: Bilgisayarın açılışı sırasında hangi sürücülerin hangi sıraya göre okunması gerektiğini bu bölüm belirler. Diskette Drive, ATAPI CD-ROM Drive, Network, Hard Drive gibi seçeneklere sahiptir. Bunlardan hangisinin önce başlamasını istiyorsak onu ilk sıraya taşımalıyız.
Bios Güvenliği

Bazı durumlarda bios lar işletim sisteminin çalışmalarından etkilenerek veya zararlı virüsler nedeniyle tahrip olabilmekte ve veri kayıpları yaşanabilmektedir. Bu gibi durumları önlemek için yeni nesi bios larda birçok güvenlik konulmuştur. Ayrıca işletim sistemindeki açıklarında birçoğu kapatılarak online erişim kısıtlanmıştır. Bunların haricinde veri kayıplarını engellemek için bazı anakart üreticileri dual bios adını verdikleri çift bios sisteminin devreye sokmaktadırlar.
Bu yöntem ile aynı anakrtta aynı özelliklere sahip ikinci bir (backup bios) yedekleme biosu bulunmaktadır. Yapılan her ayar otomatik olarak bu biosa aktarılmaktadır. Eğer ana biosta bir sorun olursa ikinci bios devreye girerek üzerindeki yedeği ana biosa aktaracak ve sorun çözülecektir. Aşağıdaki resimde dual bios özelliğine sahip bir anakart ve ana bios (main bios) ile backup biosu gözükmektedir.

Bios Sürümü Nasıl Güncellenir?

Bazı durumlarda anakart üreticiniz bios sürümünü yükseltmekte ve bios kabiliyetlerine bazı eklemeler yapmaktadır. Bu gibi durumlarda bios güncelleme işlemi yapabilmeniz için birkaç yol bulunmaktadır.
– İlk yöntem başlangıç bios disketi oluşturarak bu disket ile bios sürümünü yükseltmeniz olacaktırki artık yeni nesil anakartlarda bu hiç tavsiye edilen bir yöntem değildir.
– İkinci yöntem ise anakart üreticisi size anakartın yanında çeşitli aygıtların olduğu bir cd vermektedir. Bu cd içerisinde bios update yani bios güncelleme yazılımları bulunmaktadır. Bu yazılımlar ile bios modelinize bakabilir ve internet üzerinden yeni modellerler çıkmış ise kurulum yapabilirsiniz. Artık bios güncelleme işlemler işletim sisteminiz açıkken bile yapılabilmektedir.
Bios ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular ve Cevapları

Bios şifresini unuttum ne yapmalıyım?
Yapmanız gereken bilgisayar kapalı ve fişi çekili iken bios pilini çıkarmanız ve 5 dakika bekledikten sonra tekrar takmanız olacaktır. Bu işlemden sonra bios ayarlarınız komple orjinal haline yani bios default hale dönecektir.
Biosu Ayarlarken Hata Yaptım Ne Yapmalıyım?
Yapmanız gereken bios menüsüne girmeniz ve Load Defaults bölümünü bularak bios defaults ayarlarına dönmeniz olacaktır. Bu ayarlamayı yaptıktan sonra değişiklikleri kaydedip çıkınız ve bilgisayarı yeniden başlatınız.
Önemli: bios ile ilgili yapacağınız değişiklikler donanımlarınızı birinci derecede etkileyebildiği için yanlış yapılan işlemler ile parçalarınıza zarar verebilir hatta hiç kullanılmaz hale getirebilirsiniz. Bunları engellemek için yapacağınız değişikliklerden önce iyice araştırma yapın hatta varsa bilgili arkadaşlarınızdan yardım isteyiniz. Bu gibi sebeplerden oluşacak donanım sorunlarından firmalar sorumlu olmayacağı için garanti kapsamı dışına çıkar ve maddi zararlara hata oluşabilecek bilgi kayıplarından ötürü maddi ve manevi zararlara uğrayabilirsiniz.