Yaşanılan helikopter kazalarından sonra,TÜBİTAK, başlattığı çalışmaları ile Hava Aracı Takip Sistemi (HATS) geliştirdi. Sistemi kullanan hava araçı anlık takip edilerek , kaza anında kısa sürede hava aracına ulaşılabilecek.
Uçuş yapan hava aracı , alçak irtifada görerek (VFR) uçuş yapan helikopter gibi hava araçları radar kapsamasında olmadığından mevcut sistemler ile takip edilemiyor. Geçmiş yıllarda da yaşanan helikopter kazaları alçak uçuş yapan hava araçlarının da sürekli takip edilmesi gerektiğini ortaya koydu. Bu amaçla Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) tarafından Hava Aracı Takip Sistemi (HATS) Ar-Ge Projesi başlatıldı. Proje kapsamında TÜBİTAK BİLGEM Bilişim Teknolojileri Enstitüsü tarafından acil durumdaki hava araçlarına en kısa zamanda ulaşılmasına katkı sağlayacak HATS geliştirildi.
Proje yöneticisi Seçkin Bodur, sistemle hava araçlarının anlık takip edilerek durum tespiti yapılacağını ve herhangi bir kaza anında nokta atışı yapılarak helikoptere ulaşılabileceğini belirtti.
Bodur, “Alçaktan uçuş yapan helikopter gibi hava araçları radar kapsamında takip edilemiyor. Herhangi bir kaza esnasında mevcut kullanılan sistemler ya elle ya da aracın ani bir darbeye maruz kalmasıyla aktif oluyor. Bu tür sistemler de, çarpma esnasında cihazın haberleşme anteninin hasar görmesi durumunda cihaz çalışmaya devam etse dahi haberleşme sağlayamayacağı için konum tespiti imkânsız hale geliyor. TÜBİTAK’ın geliştirdiği HATS’ın periyodik konum güncelleme özelliği sayesinde hava aracı kazaya yaptığında, anten hasarından dolayı bağlantı kesilse dahi son gönderilmiş olan konum bilgisi kullanılarak hava aracına kısa zamanda ulaşılabilecek” dedi.
Bodur, “Cihazın içinde yer alan çarpma algılayıcısı sayesinde ani bir darbe sezildiği anda acil durum bildirimi yapılarak zaman kaybetmeden yetkililerin bilgilendirilmesi sağlanıyor. Uçuş esnasında güç kesintisi, pilotun elle komutu ve beklenenden uzun süreli haberleşme kesintileri acil durum olarak değerlendirilerek yer tespiti yapılıp daha hızlı hareket edilebilecek. Bu sistem sayesinde hava araçlarıyla her an iletişim kurulabilecek ve yer tespiti yapılabilecek” dedi.
Bodur, HATS’ın hava araçlarına takılan Hava Aracı Takip Cihazı (HATC) ve hava araçlarının takibinin sağlandığı Hava Aracı Takip Merkezi (HATM) bileşenlerinden oluştuğunu söyledi. HATC’ın, hava aracının konum, hız ve yükseklik bilgilerini periyodik olarak HATM’ye gönderdiğini belirten Bodur, “Hava araçlarının harita üzerindeki konumları gelen konum verisine uygun olarak güncelleniyor. Acil durumdaki hava araçları harita üzerinde farklı renk ile gösterilerek sesli ikaz veriliyor. Cihaz içinde bulunan çarpma algılayıcısı sayesinde ani bir darbe sezildiği anda acil durum bildirimi yapılarak zaman kaybetmeden yetkililerin bilgilendirilmesi sağlanıyor. Gerektiğinde hava aracı ile GPRS üzerinden bas-konuş tarzı sesli görüşme de yapılabiliyor. Haberleşme hem GSM hem de uydu şebekesi üzerinden yapılabildiği için iletişim daha güvenli oluyor ” dedi.
HATC’ın olası bir güç kesintisinde dahi 30 dakika çalışabildiğini ifade eden Bodur, “Cihaz, yoğun titreşim, sıcaklık değişimi, su, tuz, alçak basınç, elektromanyetik ve elektrostatik etkenlere dayanıklı, sağlamlaştırılmış bir donanım yapısına sahip. Sistem, öncelikle DHMİ’ye ait iki adet Eurocopter EC-145 helikopterde kullanılmaya başlandı. Sistemin yaygınlaştırılarak Türkiye Hava Sahasında VFR uçuş gerçekleştiren tüm hava araçlarında kullanılacak” dedi.